Fikri KAPAN : İKTİDAR-MUHALEFET!..

(Hakimiyet Gazetesi'nin resmi internet sitesidir)

İKTİDAR-MUHALEFET!..

Hükümetler yaptıkları/yapacaklarını, muhalefet partileri ise yapılmayanları anlatarak (sözde) kamuoyunu bilgilendirmek adına da kendi propagandalarını yaparlar!
   Bölgemizde de iktidarın milletvekili Fazlı Erdoğan, zaman zaman düzenlediği toplantılarla bölgesel icraatlarını aktarırken, muhalefetten CHP Milletvekilleri Ali Koçal ile Ali İhsan Köktürk de, yapılamayanları dile getirme gayreti içinde olur.
   Zaman zaman abartıya da kaçan beyanları vatandaş ne kadar önemser, orası da seçim döneminde kendini gösterir!
   İktidar kanadı, biri iki gösterirken, muhalefet ise yapılanları dahi görmezden gelebilir! Çok nadirdir; muhalefet kanadından milletvekili, iktidarın yaptıklarını övsün, teşekkür etsin!
   (Bunu yapanlardan eski CHP Zonguldak Milletvekili Harun Akın’ı hatırlıyorum. Sanıyorum Türkiye Taş Kömürü Kurumu’na iktidarın işçi almayı planladığı dönemde teşekkür etmişti!)
   ***
   Bir de parti içi iktidar-muhalefet çekişmesi vardır ki, zaman zaman ‘evlere şenlik’ denilebilecek düzeye ulaşır!
   CHP Ereğli İlçe yönetiminin yapıldığı son kongrede, mevcut İlçe Başkanı Yaşar Balcı, o dönemde muhalefet kanadıydı; ekibiyle ortaya koyduğu iyi çalışma sonucunda da yönetimi alan isim oldu. Elbette parti içi muhalefet hala var, olacak da. Ancak, gerçek partililerden her hangi biri de ortaya çıkıp, partisi yada başkanı aleyhine demeç vermiyor! Adeta ‘kol kırılır, yen içinde kalır’ mantığı hakim!
   Bu örneği vermemin asıl gerekçesi, 11 Temmuzda gerçekleştirilecek AK Parti İl Kongresi öncesi parti içi yaşananlar!
   AK Parti İl Başkanı Hamdi Uçar, her ne kadar çok konuşmayı sevmiyorsa da, konuşması gerektiğinde ölçüyü kaçırmadan, partisini ve partililerini de düşünerek hareket ediyor. Ki, önceki gün Ereğli’de gerçekleştirdiği toplantıda da (mümkün mertebe) aynı tavır içinde oldu.
   Aynı durumu eski il başkanı Celil Uzun için söylemek ne kadar mümkün bilemem!
   Bildiğim de, bir süredir yaptığı çıkış, basın yoluyla sarf ettiği sözlerdir.
   Neler demiyor ki Uzun!
   Kendi döneminde sayılarca yatırımlar yapılmış, hizmetler getirilmiş, sonrasında ise adeta Zonguldak’a çivi çakılmamış!
   Daha da ileri gidiyor; milletvekili, il başkanı, ilçe başkanları demiyor, her biri hakkında (doğru/yanlış bilemem!) söylemediğini bırakmıyor!
   Bulduğu fırsatta da yapılan ikili görüşmelerdeki konuşmaları bile kamuoyu ile paylaşıyor!
   Deyim yerindeyse, gözünü başkanlık bürümüş! Seçimi kazanabilmek için ‘her şey mübah’ mantığı ile vurdukça vuruyor!
   Milletvekili Erdoğan’ın deyimiyle, yaptığı muhalefet CHP’yi de MHP’yi de geride bırakıyor!
   Peki, Uzun’un bu kadar “Parti içi muhalefet” olmasının altında ne yatabilir?
   Kendisine sorsam, (ki sormak için gazetemize de davet ettim ancak henüz gelmedi!) doğruluktan, dürüstlükten, partinin yükselmesinden bahsedecektir!
   Elbette bu düşünce söylemleri de doğru olabilir. Ancak işin aslı, İl başkanlığı dönemindeki gücünü kaybetmesi, ardından genel seçimlerde aday adayı olduğu milletvekilliğinde sıra bulamaması, yeniden eski günlerine dönme gayreti olarak düşünülebilir!
   Hangi türden düşünürsek düşünelim, Uzun’un uyguladığı taktiğin, parti içinde hiç de olumlu yansımadığı ortaya çıkıyor. Hele hele, bir dönem il başkanlığı yapmış birine yakıştırılmadığını da söylemem gerekiyor.
   İktidar- muhalefet tartışmasında bile işin abartı ve aşırı kısmı devreye girdiğinde vatandaş tepki gösteriyorsa, parti içi yaşanların (çoğunlukla) kamuoyu ile paylaşılması hiçbir partili tarafından hoş görülmese gerek!
   Eğer öyle olsaydı, bizlere kadar sitem ve tepkiler ulaşmazdı!
   Bence Uzun, yaptıklarını ve yapacaklarını bir kez daha gözden geçirip karar vermeli. Kaybedeceği seçimde pek bir değişiklik olmayacaktır. İktidar, ister, istemez vaadlerini yerine getirecek. Ancak kazandığı taktirde hakkında konuştukları ile nasıl diyalog kuracak; düşünülmeli!..

10.07.2009 12:13:49

Bu yazı 1482 defa okunmuştur

Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız