| |||
"ADI BENDE SAKLI!.."Fikri KAPAN![]() “Adı bende saklı” Konumuzla alakası olmasa da, son günlerde yaşanan olaylarda nedense bu şarkı sözü aklıma geliverdi! Aslında, “Dışarıdan Karışılmasa” başlığıyla bir önceki yazımda, Ereğli’nin, ilçe dışından karıştırılmaya çalıştığına yönelik bir yazımın da konuyla alakası yoktu ancak, gelişmelerin ardından okuduğumda epeyce kesimlerinin örtüştüğünü hissettim. Yazımın ana fikrinde; Zonguldak’ın açan gülü Ereğli’nin ne yazık ki kullanıldığını, istediğini alamayanların ise kimin, elinden ne gelirse yapabileceğini, tüm bu olumsuzluklara rağmen ilçenin duyarlı kesiminin sorunu çözüp, normale döndürmeye başarabildiğini vurgulamak istemiştim. Anlayamayanlar da olmuş elbet! *** Hafızalarımızı bir yıl kadar önceye çevirebilirsek; İl Emniyet Müdürü Atilla Çınar’ın, (sanıyorum dönemin ilçe emniyet müdürü izindeydi!) Ereğli’ye gelerek bizzat başlattığı bir operasyon vardı. Tefecilik adı altında (sözde) kurulan çeteye yönelik operasyonla gözaltına alınan 9 kişinin, çıkarıldıkları mahkemece, ‘tutuklu yargılanmaları’ üzere Beycuma Cezaevi’ne gönderildiğini hatırladınız mı? Aralarında, geçtiğimiz hafta yeğeni tarafından vurularak öldürülen işadamı Hüseyin Likoğlu ile bazı işadamları ve tanınmış simalardan oluşan bu kişiler, epeyce uzun süren bekleyişin ardından çıkarıldıkları ilk mahkemede, ‘tutuksuz yargılanmak üzere’ serbest bırakılmıştı! Bu sürede Müdür Çınar’ın ise olayın peşini bırakmamak için çabaları, (varsa) bu tür çeteleri çökertmek için girişimlerinin sürdüğü de biliniyordu. Hatta, olayın yaşandığı günlerde, bir iki gazeteci ile birlikte sohbetimizde, “göreceksiniz, bunları çökerteceğim, bitireceğim..” dediğini hatırlıyorum. Ancak, son sözü söyleyen Adalet, noktayı da koymuştu! İşin garibi, bu ve benzeri olaylar nedeniyle de Ereğli Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Likoğlu ile Müdür Çınar’ın arası hala açık! Likoğlu’nun bir çok yerde söylediği ise “ticari konumumuzla, aile itibarımızla oynanıyor” oluyordu. Ne yazık ki araları hala düzelmedi, düzeleceği de pek görülmüyor! *** Zor günler geçiren Ereğli’ye bir darbe de ‘telekulak’tan vuruldu! Kardeşini kaybeden Likoğlu, hafta başında, birkaç gün çıkmadığı evinden ayrılarak TSO’daki makamına geldi. Beni de arayarak, sohbet etmek istediğini söyledi. Epeyce konuştuk; neler yapılabileceğini, nasıl davranılması gerektiğini, olumsuzluğun en aza indirilmesi için çaba gösterilmesini… Son derece mantıklı ve olumlu geçen sohbetin ardından gazeteye geldim. Öğleden sonra saatleriydi ki, aldığım duyumla yine TSO’ya koştum! İlk kez karşılaştığım tablo karşısında ürktüğümü gizlemem hiç de doğru olmaz! Likoğlu’nun makam odasının neredeyse her yerinde kulak(!) vardı. Yani ses dinleyici, görüntü aktarıcı cihazlar!.. Kim yapardı, neden yapardı bilinmez ancak; Likoğlu demecinde şöyle diyordu: “Bunun talimatını Zonguldak Vilayeti’nden kimin verdiğinden adım gibi eminim!..” haberin ulusalda yankı bulmasının ardından bir çok gazeteci tek noktaya yönelmişti! Likoğlu’nun adeta “adı bende saklı” dercesine gizlediği isim kimdi? Ve neden açıklamıyordu? Neyse ki, TSO Meclis Başkanı Cem Karadeniz, düzenlediği basın toplantısında ismini vermediyse bile, neden açıklanmadığını anlattı: Olay yargı aşamasında… *** Bir çoğunun Likoğlu ve Karadeniz’e sorduğumuz ve yanıt alamadığımız sorulardan bazılarını buradan da yöneltmekte yarar var sanıyorum: AKILLARDAKİ SORU İŞARETLERİ! -Ereğli TSO’ya böyle bir girişimi kim yaptırmış olabilir? -Telekulak olayı, sadece Ereğli TSO Başkanı Ahmet Likoğlu’nu mu, yoksa TSO genelini mi kapsıyordu? -Bilirkişinin, ‘uzman elinden çıkmış’ şeklindeki tespiti üzerine, Ereğli’de bunun yapabilecek kişi ya da kişiler mevcut mu? -Bilirkişinin söylediği,“oldukça yüksek maliyetli cihazların iki ayrı yere konulduğunu ve uzak mesafeden dinlenebileceği” iddiası, olayın boyutlarını başka kanallara çeker mi? -Likoğlu açıklamasında, kullandığı “bu işin yapılması talimatını verenin kim olduğundan adım gibi eminim” ifadesinde kimi hedef seçti? -Geçen hafta sonu gerçekleştirildiği iddia edilen operasyonun, merhum Hüseyin Likoğlu’nun ölümünün ardına denk gelmesinde bir bağlantı var mı? -Konunun, geçen yıl İl Emniyet Müdürü Atilla Çınar’ın başlattığı ve aralarında merhum Hüseyin Likoğlu’nun da bulunduğu 9 kişinin çıkarıldıkları mahkemece tutuklanması, ilk duruşmanın ardından ise serbest bırakılması ile ilgisi var mı? -Likoğlu’nun, 7 Haziran 2007’de hesaplarının kayıtlı olduğu bilgisayar kasasının çalınması ile yaşananların ilgisi olabilir mi? Sanıyorum bu ve benzeri sorular yanıt buldukça olay netliğe, Ereğli’de yeniden özlenen huzura kavuşacaktır. Bir daha böyle acıların, üzücü olayların yaşanmaması dileğiyle… 19.07.2008 09:55:27 Bu yazı 2733 defa okunmuştur Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız
![]() ![]() YORUM EKLE
![]() 21.07.2008
YEMEZ diyor ki;bu kadar profosyenel cihazları kulananların arkasında kablo kesikleri bırakmasını kimse yemez 22.07.2008
MUSTAFA diyor ki;SN.KAPAN YAZMIŞ OLDUĞUNUZ GÜZEL YAZIDAN DOLAYI ÖNCELİKLE ŞAHSINIZI TEBRİK EDERİM. HERHALDE YAZINIZDA BAHSETTİĞİNİZ KİM SORULARINA EN UFAK BİR OKUYUCU BİLE HEMEN YANIT VERECEKTİR. NE YAZIK Kİ BURASI TÜRKİYE VE BÖYLE ACAYİP OLAYLAR HER YERDE OLMAKTADIR. ALLAH SONUMUZU HAYIR EYLESİN NE DİYELİM. |
![]()
Şu anda 11 kişi online
Toplam ziyaret : 81.485.455 ![]() ![]() Devamını oku » 10.03.2025 10:24:15 tarihinde yazıldı 951 kez okundu ![]() Devamını oku » 15.04.2025 11:45:12 tarihinde yazıldı 263 kez okundu ![]() ![]() Devamını oku » 11.02.2025 13:02:26 tarihinde yazıldı 744 kez okundu |