| |||
ÇOŞALIM!..Fikri KAPAN![]() Hele bu Milli duygular içeriyorsa, ne ekonomi, ne kaos… hiçbir şey önüne geçemez! Milli duyguların içeriğinde zafer ve coşku varsa da, bunu, en üst seviyede yaşayabilen (belki de) tek ülkeyiz!.. Akaryakıta gelen üst üste zamlarla birlikte, son bir yıldır ekonominin kötüye gidiş sinyalleri ile olumsuzlaşan tabloya, bir de parti kapatma davaları eklenince, piyasalar iyice allak, bullak oluverdi! 8 ay önce 600 küsur dolarlarda olan Erdemir sacı bile bir anda 1400’lere ulaştı! Piyasalarda, kıl kıpırdamıyor! Ortalama 15 YTL olan gazetemizin aylık abone bedellerini tahsilde bile zorlanıyoruz! Gelin, görün ki, işin içine, Avrupa şampiyonası’nda finallere kalan Milli Takımımızın üst üste elde ettiği başarılar gelince, tüm olumsuzluklar biranda yok oluverdi! *** Zor katılabildiğimiz finallerdeki ilk maçımızı oynadığımız Portekiz, 2 golle işimizi bitirince üzüldük, sinirlendik! Zaten, kadroyu yeterince geniş tutmadığı ve iyi oluşturamadığı gerekçesiyle kızdığımız Fatih Terim’e adeta isyan ettik! İşin kötüsü, ikinci karşılaşmayı da ev sahibi olan ve geçtiğimiz yıllarda büyük ceza almamıza neden olan İsviçre ile oynayacaktık! İyi de başlamadık; 1-0 yenik duruma düştük! …Derken, şimdilerde ‘Yedek Yıldız’ Semih, yine yaptı yapacağını durumu eşitledi; Rıdvan’dan sonra (Şeytan) lakabını kullanmaya aday Arda son noktayı koydu! 2-1 kazandığımız bu maçla da yeniden umutlandık! Çeyrek finale çıkabilmemiz için ise son yıllarda adından sıkça söz ettiren Çek’lerle oynayacaktık. Üstelik, bizim gibi İsviçre’yi yenen bu takımla puan ve gol avarajımız da eşitti! İyi başlayamadığımız karşılaşmada 2 de gol yeyince umutlarımız tükeniyor, adeta şampiyonaya veda ediyorduk! Arda ile teselli bulmuşken Nihat’ın ilk golü ‘penaltılara gidecek’ hevesimizi kabarttı; Çek’leri bitiren ikinci golü ise sokaklara taşmamıza vesile oldu! Çünkü, ÇEYREK FİNAL’e yükselmiştik!!! Zoru başarmanın, imkansızın da zaman aldığı, sürprizi bol sonuçlarla!.. Yarı final için ise karşımızda güçlü bir rakip vardı; Hırvatlar!... Üstelik, rakibine yaptığı gereksiz hareket nedeniyle cezalı duruma düşen kaleci Volkan, ortanın beyni Mehmet Aurelio gibi bir çok isimden yoksun çıkacaktık bu karşılaşmaya! 8 futbolcumuz da sarı kart sınırındaydı!.. Annesi Hırvat olan orta hakemin yönettiği karşılaşmanın ilk 90 ve uzatmanın ilk 15’i golsüz geçerken, 119’un da yediğimiz gol ile dünyamız yıkıldı adeta!.. “bitti” dedik, “yazık!” dedik!.. Ama İsviçre maçında umutlarımızı yeşerten Semih, beklenmedik solu ile ağlara gönderdiği meşin yuvarlakla umutlarını bitiren tarafı Hırvatistan olarak ilan etti! O moral ve motivasyonla gidilen penaltı vuruşlarında da istediğimiz oldu; Artık “YARI FİNAL’e adını yazdıran takım Türkiye’ydi!.. *** Terim yine de eleştiriliyordu! Çünkü, anası Hırvat hakemin gereksiz gösterdiği sarı kartlarla bu kez de Arda ve Tuncay gibi iki önemli isim ile sakatlanan Nihat’ da yoktu şimdi! Daha da kötüsü, 3 yedek oyuncu değiştirilebilen maç öncesi kurulacak takımdaki yedeklerden biri de kaleci Tolga olacaktı! Yani, olası bir aksilikte kaleci yerine başka bir üçüncü futbolcuyu değiştirmek zorunda kalırsak, Tolga oyuna girecekti! *** Olsun; millet olarak yine de umutluyduk, başaracaktık! Kanı ile kalbini ay-yıldızla birleştiren millilerimiz, başladığı gibi bitirecek bu işi… Coşacaklar, coşturacaklar yine bizleri! Yola devam edeceğimizden şüphemiz olmayacak da, yeter ki, maganda kurşunları ortalığın canını yakmasın! BAŞARILAR TÜRKİYEM… 25.06.2008 10:14:12 Bu yazı 1561 defa okunmuştur Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız
![]() ![]() YORUM EKLE
![]() |
![]()
Şu anda 7 kişi online
Toplam ziyaret : 81.485.438 ![]() ![]() Devamını oku » 10.03.2025 10:24:15 tarihinde yazıldı 951 kez okundu ![]() Devamını oku » 15.04.2025 11:45:12 tarihinde yazıldı 263 kez okundu ![]() ![]() Devamını oku » 11.02.2025 13:02:26 tarihinde yazıldı 744 kez okundu |