| |||
DUMANLAR NE YÖNE!..Fikri KAPAN![]() Elbette farklılığı yok mudur? Vardır!.. Kömürün bulunduğu kenttir, ülkenin tek yassı mamul üreten entegre tesislerine sahip Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları (ERDEMİR) ilçede kuruludur, doğal limanı sayesinde deniz ticareti hareketlidir… Henüz uyanılan, deniz ticaretine bağlı tersaneciliğin gelişmesi için de uygun bulunan şehirdir! Zaman zaman iklim koşullarından oluşan rüzgarın tozu dumana kattığında ise dumanların ne yöne gittiği de pek belli olmaz! Bir bakarsınız denizin üzeri, bir bakarsınız, Gülüç Deresi üzeri, bir de bakarsınız ki Kepez mevkisi tozun oluşturduğu farklı renklerdeki bulutlarla kaplıdır. Bu tür bulutların, kent merkezine ya da kadı tarlası mevkisine yönlendiği de görülmüştür!.. İnsanının farklılığını da, ancak ilçe dışına çıktığınızda, varsa katıldığınız etkinliklerde algılayabilirsiniz! Duruşu, oturuşu, kalkışı, tavrı ile hemencecik kendini gösterir Ereğli insanı!.. Aldığı tahsilin derecesi ne olursa olsun, kendini eğitmesiyle de ayrıcalıklıdır Ereğli insanı!.. Ülkenin çeşitli kesimlerinden insanların barındığı, kaynaştığı; süreç içinde aynı dilden konuşmayı, aynı vücut hareketlerini kullanmayı benimsemiş toplumun siyasi yapısındaki farklılığı da görebilirsiniz! Örneğin; Zonguldak ve diğer ilçelerdeki siyasi yapılanma ile Ereğli ayrıcalıklıdır! “Emeğin Başkenti” olgusuyla yıllardır adından söz edilen, “Eylemlerin Kenti” olarak çoğu kez Ankara’nın korkulu rüyası sayılan Zonguldak’a rağmen Ereğli daha anlayışlı (!) daha mütevazı (!) daha uyumludur (!) yeri geldiğinde, (deyim yerindeyse) “ağzına vur, lokmayı al” Ereğli yaşayanından!.. Zaman zaman öyle bir öfkelenir ki insanımız, sanırsınız dağı, taşı yerinden oynatacak, tüm dengeleri alt üst edecek!. Basın mensubu olarak biz bile korkarız (!) bu gibi durumlarda! Öyle ya; ilçenin ne de güzel oturmuş bir yapısı varken, bozmanın ne anlamı var! Kentin, sayıları 100’ü bulmayan büyük insanına karşı tavır takınarak ortamı karıştırmanın lüzumu ne?! Gelir kaynağı belli olan ve ekonomiye önemli katkı sağlayan kişi ya da kurumları neden rencide edelim ki?!. Böylesi karamsar düşüncelerimizin boşa çıktığını çok geçmeden öğreniveririz! Meğer o gürleme anlık ve ‘yalandan’mış!.. Meğer, iki gün sonra gürleyen de ‘kuzu’ misali yumuşar, sürüye katılıverirmiş!.. Dahası, bırakın yumuşamasını, bu kez aksine dönüverir, kızdıklarının savunucusu bile olurmuş! Böyledir Ereğli ve yaşayanı!.. İçtiği suyu, soluduğu tozu, kazandığı parayı, yaşadığı yeri iyi bilir Ereğli insanı!.. O nedenle de hiçbir zaman ‘nankörlük’ etmez!.. Konuşursa da ‘fısıltıyla’, ‘fısıltı gazetesiyle’ konuşur!.. Hem de siyasileri bile!.. Diyeceksiniz ki, bu kadar farklılığa rağmen nedendir ki ülkenin aynası!.. Hani çok bilinen bir reklam vardı! “Yok bir birimizden farkımız, biz…!” 24.06.2008 10:05:07 Bu yazı 1928 defa okunmuştur Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız
![]() ![]() YORUM EKLE
![]() |
![]()
Şu anda 8 kişi online
Toplam ziyaret : 81.485.441 ![]() ![]() Devamını oku » 10.03.2025 10:24:15 tarihinde yazıldı 951 kez okundu ![]() Devamını oku » 15.04.2025 11:45:12 tarihinde yazıldı 263 kez okundu ![]() ![]() Devamını oku » 11.02.2025 13:02:26 tarihinde yazıldı 744 kez okundu |