| |||
KELEŞ VE BAZILARI..!Fikri KAPAN![]() Geçen hafta, Ereğli FM’deki “Fikri Kapan’la Burada Konuşalım” program konuğum, Karadeniz Ereğli Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Yönetim Kurulu Başkanı Arslan Keleş’ti. Programı dinleyen ve sosyal paylaşım sitelerinden izleyenler bilir; içerikte, her ne kadar “sorulara yanıtlı” bir program olsa da, işin sohbet, hatta zaman zaman esprili konuşmaları daha da ön plana çıkar. Keleş ile de program içinde bu tür sohbet ve esprili konuşmalarımız (epeyce) oldu! Arslan Keleş’i, ticari, siyasi ve sivil toplum kuruluşlarında kendini gündeme göre yenileyen, deyim yerindeyse; ‘güncelleyen’ isimler arasında ön saflarda tutabiliriz. Eğer bir eleştiri yapıyorsanız (ve bu eleştiriniz haklıysa) mutlaka dikkate alıp, gerekirse kendine çeki-düzen veren tavrıyla da bilinir. Elbette bu tavrının yanı sıra, üstlendiği zor ve meşakkatli görevinde ‘haksız gördüğü’ eleştirilere sinirlendiği, bu doğrultuda (sorulmadan da!) üstü kapalı karşı atışlar yaptığını da belirtmekte fayda var! Programda da birazcık öyle oldu! Özellikle dikkatimi çeken; sormadığım halde göreve geldiklerindeki Ereğli TSO’da üye sayısı ile güncellenmiş üye sayısında 300’ün üzerinde artış olduğunu söylemesiydi..! Ve yine, görev sürelerindeki icraatları arasına, 2018 seçimleri sonrası 3 gruplu oluşan Ereğli TSO Meclisi’nde ‘muhalefet kanadının bulunmaması’nı söylemesi ilginçti! Elbette bunu söylerken, -kendisi dahil- her bir Meclis üyesinin görüşlerini açıkça ifade edebildiğini, gerektiğinde eleştirisini de yaptığına vurgu yaptı Keleş... Sonra da, sorulara cevaplarını verdi, kendi eklemeleri ile süreci tamamladık! *** Bunları şu yüzden yazıyorum; Karadeniz Ereğli’nin sosyo-ekonomik ve eğitim seviyesinin (benzer ilçeler hatta birçok İl’e göre) yüksekliği hep konuşulur, tartışılır! Şehrin zaman zaman bu konudan sıkıntı çektiği bile..! Bu gelişmişliğin (!) yanı sıra, toplumdaki anlayış farklılıkları bir yana hiç bir şey yapmadan, çok şey yapmışçasına konuşanlar var ya; biraz da onlara ‘kapak olsun’ diye yazıyorum! Mesela; adını kendi koyduğu ancak arkasında kimsenin bulunmamasına rağmen her fırsatta atıp-tutan... Bazen ne söylediğini, nereye gideceğini dahi bilmeden, sağa sola çamur atarak gündemde kalmaya çabalayan tip(ler) vardır ya; işte tip(ler), ne yazık ki Karadeniz Ereğli gibi toplumda anıldığı konuma yakışmadığı gibi, bir de attıkları çamurun izini takibe kalkıyorlar! Aslında Karadeniz Ereğli’deki aklıselim insanlar kimin ne olduğunu çok da iyi biliyor ya, yine de bu tür ‘küçük düşüncelere’ prim yaptıranlar da oluyor elbet! Ayırmamam gerekiyorsa, camiamızda da bu tiplere rastlamak mümkün! Gerçekleştirilen bir ziyareti dahi kıskanıp(!) köşesine, ekranına, yorumuna taşıyanlar var! İşte bu tip şahsiyetlerden olsa ki; Keleş gibi işini iyi yapma gayretinde olanlar (gerçek eleştiri ve görüşleri tenzih ediyorum) haksızca eleştiriliyor. Ben, yine de Karadeniz Ereğli yaşayanlarının çoğunluğunu, yaşadığı kenti, bölgesini, ülkesini sevenlerden oluştuğunu düşünen, inananlardanım. Bu tür düşünen, topluma faydalı insanları da Ereğli FM’deki programımda konuk etmeyi her zaman görev kabul ediyorum. KORKUYORLAR MI? NEDEN? Tabi, buraya kadar yazdıklarımın sonunu bağlayışım, biraz da sitem gibi! Zira kapımızın açık olduğu kuruluşta herkese (olabildiğince) eşit ve tarafsız davranıyoruz. Hiç beklentisiz gerçekleştirdiğim programlara, bürokrat, siyasi, sivil toplum kuruluş temsilcisi; ayrım yapmadan davet ediyorum. Bu davetlerimi de oldukça duyarlı yaptığımı sanıyorum! Ne var ki, toplumda konuşmaları, anlatmaları gerekenlerin birçoğu (henüz nedenini çözemedim) canlı yayına çıkmaktan imtina eder hal alıyorlar! Aralarında merkezi İktidar Partisinin seçilmiş İlçe Başkanı Saffet Bozkurt, yine iktidara yakın partinin güven tazeleyen İlçe Başkanı Rahman Demirtürk olmak üzere birçok ismi, ararım, davet ederim. Ne hikmetse her seferinde de bir mazeretleri vardır (!) Korkularından mıdır bilemiyorum ama bu tavır ve davranışlarını hoş karşılamadığımı da yazmalıyım. Şimdi bu yazdığım bir taraflarca farklı algılanabilir! Hiç kimse farklı bir düşünce içerisine girmesin. Yukarıda da belirttiğim gibi her şeyi açık açık yazıyorum. Memleketini, bölgesini ve yaşadığı yeri seven-savunan bir gazeteci olarak, elbette programımda da tüm toplumsal gelişmelerin kamuoyunca bilinmesine zemin hazırlamak, yapılanları-yapılamayanları aktarmak aynı zamanda görevim. Benim ‘görev’ kabul ettiğim bu tavrımı, bahse konu sıfat sahiplerinin de ‘topluma gelişmeleri aktarma’ gibi bir görevleri olduğuna inanıyorum. Unutmayın ki, bugün konuşmuyorsanız, yarın da konuşacak yer bulamazsınız! 20.10.2020 10:43:05 Bu yazı 2833 defa okunmuştur Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız
![]() ![]() YORUM EKLE
![]() 21.10. 13:23:21
Almanya'dan... diyor ki;Yorum : Fikri bey, daha etkili yetkili Bakan ve politikacılar dahi açıklama yaparken parti üst kademesinden görüşü alıyormuş diye vurguluyorlar. Onun için sen sorularını hazırla onlara ver ne cevap vereceklerini öğrensinler hazırlıklı gelsinler neme lazım sonra seçilmeme rizikosu var. Gerçi benim ismimi de tam yazma (e.g) |
![]()
Şu anda 21 kişi online
Toplam ziyaret : 81.477.685 ![]() ![]() Devamını oku » 10.03.2025 10:24:15 tarihinde yazıldı 950 kez okundu ![]() Devamını oku » 15.04.2025 11:45:12 tarihinde yazıldı 261 kez okundu ![]() ![]() Devamını oku » 11.02.2025 13:02:26 tarihinde yazıldı 743 kez okundu |