OTOYOLLAR (2) - AK PARTİ’DE SEÇİM!

Geçen haftaki köşe yazımda, yine geçtiğimiz hafta gerçekleştirdiğim İstanbul seyahatim dönüşünde, yakalandığım “Otoyol Kurnazlığı”ndan bahsetmiştim!

Özetlersem;

Karşıdan dönüşte (Ankara istikametine) Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden geçiş yaptıktan bir süre sonra, aslında devamının Ankara’ya varan ve Çamlıca Gişelerine ulaşılan yoldan, “Ankara- Yavuz Sultan Selim” uyarıları tabelasıyla verilen çıkış ile yan yola yönlendirildim.

Meğer ‘tilki kurnazlığı’ denilebilecek bu çıkışla, beni ve benim gibi birçok sürücüyü; üzerinde ayrı ayrı ücretli 7 turnike geçişi bulunan Kuzey Marmara Otoyolu’na yönlendiriyordu!

Eleştirim şuydu ki; elbette böyle bir tercih kullandırılabilir. Ancak, çıkış verilen noktadaki diğer yöne gidişi gösteren tabelada ‘Ankara’ya gidişe yönelik uyarının olmamasıydı!

***

Konu ile ilgili arayan çok sayıda okurumuz, benzer ‘kurnazlığa’ kendilerinin de maruz kaldığını, bu nedenle olması gerekenin üzerinde geçiş ücreti ödemek zorunda bırakıldıklarını dile getirdiler.

Aynı okurlarımız, özellikle www.ereglihakimiyet.com’da da yayınlanan köşe yazımın altına yorum yapmaktan ise kaçındıklarını ifade ettiler!

Bu nedenledir ki, ben de buradan isim yazamıyorum!

***

Buna paralel bir sohbet ise çok daha ilginçti!

İyi bir ‘Recep Tayyip Erdoğan’ savunucusu işadamı ile aynı konunu sohbetini yapıyordum. Osmangazi Köprüsü geçişinden, İzmir’e (şimdi Aydın’a) kadar uzanan Otoyolda cepten çıkan köprü ve yol ücretlerinde bahsettiğimde; “aynı tuzağa ben de düştüm. Bir daha o yoldan geçmem!” tepkisini verdi işadamı!

İşte tam da anlayamadığım nokta burada!

Bir yanda; aynı güzergahta (hiçbir yan yol çıkışı yapmadan) art arda gelen 7 ücretli geçiş turnikesi. Otomobillere 117 lira (bugünkü fiyatı ile) Orhangazi Köprüsü geçişi…

Benzer 15 Temmuz (eski Boğaziçi) ve Fatih Sultan Mehmet Köprülerinden geçiş 10 lira 50 kuruş.

Çamlıca gişelerinden Düzce çıkışına kadar 200 kilometre kadar otoban ücreti 19 lira 50 kuruş iken, Yavuz Sultan Selim Köprüsü (21 lira 90 kuruş) dahil  Kuzey Marmara otoyolundan geçiş yaklaşık 83 lira!!!

Bu gerçekler ışığında işadamının tavrı ve tutumu..!

AK PARTİ’DE BAŞKAN BELLİ!

Siyasi partilerde demokrasinin işlemesini hemen hemen her üye, hatta her vatandaş ister.

Bu isteklerinin, özellikle de genel başkanlık, il/ilçe başkanlık ve yönetimlerinde uygulanmasını arzu ederler.

Bunun iyi de, kötü de yanı varmıdır?

Vardır!

Zira, her ne kadar ‘demokrasi’ istiyorsak da, onun özümsemek yine bir çoğunun işine gelmez.

Dolayısıyla da parti içi ikilemler, ayrışmalar başlar!

Baksanıza CHP’ye..!

Demokrasiyi işleteceği diye her seçimde (birden fazla) adaylar çıkıyor, biri seçiliyor. Ardından ise kıyametler kopuyor!

Buyurun Muharrem İnce!

Adama ‘Cumhurbaşkanı Adaylığı’ bile verilmesine rağmen, son genel seçimden sonra ‘oturduğu yeri beğenmediğinden’ yeni bir hareket başlatıp, partiden kopma noktasına geldi!

***

Bir de AK Parti’ye bakın?

Bakın bakalım durum öyle mi?

Zonguldak genelinden örneklersek; adamlar, gündemde ismi ön plana çıkan ‘muhtemel’ adayları Ankara’ya çağırdılar!

Karadeniz Ereğli’den de; Mustafa Demiray, Saffet Bozkurt, Ahmet Köse, Rıfkı Gültekin ve (mevcut yönetimden) Yücel Dirican Ankara’ya gittiler!

Genel merkez aldı adayları karşısına, mülakatını yaptı (!).

Sonra da “Başkanız Bozkurt, arkasında durun” diyerek gönderdi Ereğli’ye!..

Şimdi, 6 Eylül’de ilçe kongresi yapılacak; yaklaşık 400 delege gelerek oylarını kullanacaklar!

Ve Avukat Saffet Bozkurt, genel merkezce zaten önceden belirlenen isim olarak ‘seçilmiş başkan’ sıfatını alacak!

Alın size demokrasi!

Sonrasında ne kavga-gürültü var, ne de partiden ayrılma..!

Bu yazı 2779 defa okunmuştur

Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız

Tweetle

YORUMLAR (0)

YORUM EKLE

YORUM EKLE

---

---