EREĞLİ’NİN ‘TALİHSİZLİĞİ”!.. (2)

Geçen haftaki yazım ile aynı başlığı kullanmak zorunda kaldım!

Maalesef ne kadar isabetli bir başlıkmış ki, geçen hafta yazdıklarım ile hafta içinde yaşananların birçoğu örtüştü!

İnanın hangisinden başlayacağımı ben de bilemiyorum ama bir yerden başlayacağız…

ÇATUROĞLU’NDAN KISA YANIT!

İsterseniz, geçtiğimiz haftaki yazımın içindeki “Demir-Çelik Organize Sanayi Bölgesi’nin (OSB) Akçakoca’ya kurulmasına” yönelik eleştirisel yorumuma AK Parti Zonguldak Milletvekili Faruk Çaturoğlu’ndan gelen kısa yanıt ile başlayalım.

“Sayın Kapan; Akçakoca Demir ve Çelik ihtisas OSB çalışmaları 2014 yılında başlatılmış. Henüz bakan seçilmeden yani. Bir tarafında özel idareyi temsilen Kaymakam var, diğer tarafta Yerel Yönetimi temsilen Akçakoca Belediye başkanı var ve en önemlisi Akçakoca TSO var. Talep TSO’nun. Zaten iş çevrelerinden talep gelmezse proje başlamaz ve yürümez. Ve tabi uygun arazi lazım. Salın Bakanın buradaki fonksiyonu talebin gerçekleşmesini çabuklaştımak. Bu konuda sorun yok. Yeter ki yerelden talep gelsin. Bu konuda iddialıyım. Talep olsun her türlü OSB kurma imkanımız var. Kaldı ki, karma OSB ile ihtisas OSB’si arasında avantajlar konusunda hiçbir fark yok.”

TOPU TACA ATMAK

Buna ancak, ‘topu taca atmak’ denir!

Yani suçlu TSO!!!

Kabul edelim; hata TSO’nun olsun. İyi de bunu bilen (öğrenen) iktidar milletvekilinin, değişmesi için bir çabası oldu mu?

O da yok!

Ama ortada bir iddia var!

“…Bu konuda iddialıyım. Talep olsun her türlü OSB kurma imkanımız var…”

Hatırlatalım; Ereğli’ye üniversite kampüsü talebi oldu, şehir gerekli adımları da attı, belediye üzerine düşeni yaptı. TSO avam proje sundu!!!

Ama gelinen noktaya baktığımızda ‘Kaplumbağa hızı’ ile işleyen bir süreç!!!

TOBB’DAKİ EREĞLİ TSO’NUN GÜCÜ!

Üniversiteden açılmışken, TSO’nun da bir eleştiriden nasibini alması gerekiyor!

Ereğli TSO’nun her fırsatta, “TOBB ve Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile aramız çok iyidir…” söylemlerinin dile getirildiğini hatırlarsınız.

Geçenlerde duydum; TOBB, Çaycuma’ya ismini de vererek fakülte binası yapıyor. Hemen Ereğli’yi gözden geçirdim!

TOBB’un Ereğli’ye verdiği/yaptırdığı bir hizmet var mıydı?

Anımsayamadım, bazı meslektaşlarıma da sordum.

Hiç birinden, olumlu bir yanıt gelmedi!

Hemen ifade etmeyilim ki, TOBB’un Çaycuma’ya fakülte binası yapmasına kesinlikle karşı değilim. Hatta orada oluşturulan kampüse imrendiğimi daha önce de dile getirmiştim.

Ya Ereğli!!!

Sıfır hizmet, sıfır yatırım!!!

Elbette buna, ilçedeki diğer oda ve kuruluşları dahil etmek gerekir.

ÇATUROĞLU İLE DEVAM

… Ve yine dönüyorum AK Parti Zonguldak Milletvekili Faruk Çaturoğlu’na…

Şöyle bir basın toplantısı düzenleyip (konuları çok dağıtmadan ve çok uzun konuşmadan!) 2 yıllık hizmet döneminde Ereğli’ye ve Alaplı’ya neler getirdiğini, yaptırdığını ortaya koysan da kamuoyu da bunları bilse!!!

Komisyon görüşmelerinde bakanlarla tokalaşarak, ‘şunu istedim, bunu istedim’den bir adım öteye geçebilse!!!

PKK MESELESİ

En son pkk ile ilgili sözlerinde “silahları bıraksınlar tekrar masaya oturma şansı olabilir’ türünden sözlerinin altını da üstünü de okudum!

Çok mu yadırgadım?

Hayır!

Zira, benzerlerini hükümetleri döneminde yaşadığımız örneklerle dolu!

İran, Irak, Suriye, Mısır, Rusya, ABD, Almanya, Hollanda, ışid (deaş)…

Detayları açmayalım isterseniz!

Bu ülkelerde yaşananlar ‘kandırıldık/aldatıldık’ söylemleri sonrası gelinen nokta ortada!

Yani, Çaturoğlu’nun söylemini elbette doğru bulmuyorum ancak yaşanan sürece baktığımızda  yabana da atmak istemiyorum!

EREĞLİ’NİN İL OLMASI…

Dönelim tekrar yerele!

Zonguldak’ın ‘bütün/büyükşehir olası iller arasında yer alacağı söylemlerinin hareketlendirdiği Ereğli’deki gelişmeler ‘sanal’ değildir!

Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal’ın (basına da yansıyan şekliyle) AK Parti İlçe Danışma Kurulu Toplantısında konuşla ilgili sözlerini ilginç buldum!

Global düşüncesi üzerindeki görüşlerini benimseyebileceğim Uysal’ın, bugüne kadar tünelin o tarafı/bu tarafı oluşumunu görmemiş olmasını kabullenemiyorum.

Evet, şu sözünü doğru kabul edelim;

Zonguldak Ereğli ile Ereğli’de Zonguldak ile yaşamaya alışmalı!

İyi de, Ereğli’nin Zonguldak ile ‘yaşayamamam’ gibi bir sorunu yok ki?!

Bu hiç de olmadı.

Küçük bir anekdot; Askerlik dönemimde, Düzce doğumlu bir acemi askerin ‘tekmil verişinde’ kendisini (o dönemler bağlıydı) ‘Bolu’lu değil de, ‘Düzce’li olarak tanıtmasının altına baktığımızda, Düzcelilerin hiçbir zaman Bolu’yu benimsemediğini öğrendim.

O yüzden diyorum ki; Ereğli’nin, Zonguldak’ı benimsememe gibi bir durumu söz konusu değil.

Ereğli’nin tek derdi hep ezilmek!!!

Hem de en büyük ağabey, eve en çok kazanç sağlayan evlat olarak!!!

Bugün böyle olan durumun, yarın bütün/büyükşehir olunması durumunda daha da vahim sonuçlarla karşı karşıya kalacağı endişesi var Ereğli ve Alaplı’da…

O nedenledir ki, konu ‘sanal’değil. O yüzden ki Ereğli, Alaplı ile biraber bu duruma tepkili…

Bu konuya Belediye Başkanı Uysal’ın bir daha gözden geçireceğini tahmin ediyorum.

TOSUN BU CESARETİ NEREDEN ALIYOR?

Şununla bağlayalım:

AK Parti İl Başkanı Zeki Tosun’un ‘küçümseyici ve alaycı’ sözleri içimi acıttı!

Ereğli’nin tepkisel toplantılarına katılan AK Parti İlçe Başkanı Fatih Çakır’ın, “bulunudğu konum itibarıyla katılıyor”, “Onun, ‘Ereğli İl Olsun’ demesiyle Ereğli il olmaz. Biz Ereğli’yi bırakmayız” sözleri bence tam bir küçümseme ve aşağılamadır!

Zeki Tosun kimdir ki, Ereğli üzerinde söz edecek? İlçe başkanını küçük düşürecek?

Bu cesareti kimden almaktadır?!

Yanıtı basit!

Ereğli’nin sessizliğinden, sahipsizliğinden!!!

Çok da uzatmayacağım; şimdi anlaşılıyor mu, neden ekenci kez “Ereğli’nin talihsizliği” başlığın kullandım!

Bu yazı 1542 defa okunmuştur

Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız

Tweetle

YORUMLAR (0)

YORUM EKLE

YORUM EKLE

---

---