|
| |||
49 YIL; ERDEMİRFikri KAPAN
Türkiye’nin sektöründeki gözbebeği (!) Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları (Erdemir), önümüzdeki yıl (2015) 50. Kuruluş yılını kutlayacak. Anlayacağınız bu yıl, bu ay (Mayıs) üretimdeki 49 yıllık geçmişini kutladı Erdemir…Tarihine baktığımızda; 28 Şubat 1960’da kabul edilen bir kanun sonrası dönemin Bakanlar Kurulu’na Erdemir’i kurma yetkisi verildi, 11 Mayıs 1960’ta da şirketin kuruluşu resmen tescil edildi. 1961’de, Ereğli’nin bugün Uzunkum Caddesi olarak bilinen sahilinde inşaatına başlanan Erdemir, 15 Mayıs 1965’de 400 bin tonu ham çelik, 500 bin tonu ise yassı çelik olmak üzere yaklaşık bir milyon ton hedefiyle üretimine başladı. ABD’den sökülerek Ereğli’ye getirilen ve “özel statü” ile kurulmasına başlanan Erdemir, işte bu şekilde başladığı üretimini artırmak için Kapasite Arttırma ve Modernizasyon (KAM I) ve KAM II projeleri ile şirketi büyüterek üretimini de 3 milyon tonlara çıkardı. Tabi o dönemler bir nevi Kamu İktisadi Teşekkülü (KİT) olsa da, işletmedeki ‘özerk’ yapısı, Erdemir’in her daim büyümesine vesile oldu. Yani bir dönemin Kardemir’i, İsdemir’i gibi çakılacak küçük bir çivi, alınacak bir adet vida için bile, bağlı bulunduğu bakanlığın genel müdürlüğüne sorma gereği yoktu Erdemir’in… Bundandır ki, İsdemir’de yenilenecek konveyörler, ağır işleyen bürokratik işlemler nedeniyle çökmüştü… Bundandır ki, Kardemir büyüyememiş; halka 1 (bir) lira arzla satışa çıkarılmıştı!!! *** “Milenyum” olarak isimlendirilen 2000’li yıllara giriş, Erdemir’de de deyim yerindeyse “Çağ Atlama” anlamına geliyordu. Erenco, Çelik Servis Merkezi, gibi bünyesini genişleten Erdemir, asıl atılımı ise yine dönemin iktidarının isteğiyle Güneyin uyuyan devi İsdemir’i alarak yapıyordu. Yanlış hatırlamıyorsam; İsdemir, Erdemir’e dönemin parasıyla 50 bin liraya satılmıştı. Tabi burada önemli olan paranın miktarı değil, İsdemir’in kurtarılmasıydı!.. Alındığı yıl da, geliştirildiği yıl da gittiğimizde İsdemir’de, son derece farklı iki yüz ile karşılaşmıştık. Hele alındığında gittiğimizde bir müdürün, gerçekleşen satış sonrası yaşadığı mutluluğun gözyaşlarına yansıdığına bizzat şahit olmuştum. *** Her dönem hükümetlerin ellerinin üzerinde olmasına rağmen çökertilemiyordu Erdemir!.. Aksine, bünyesinde oluşturduğu “Erdemir Kültürü” ve yine “sektörün okulu” yapısı sayesinde daha da büyüyordu kuruluş… Eski adıyla Erdemir İdari Meclisi işini biliyor; şirkete atanan Genel Müdür verilen sorumluluk bilinciyle şirketin daha nasıl büyütülebileceğini düşünüyor, uyguluyordu… Erdemir kültürü ve bilgisi İsdemir’e yansıyor; Romanya’dan alınan fabrika ile de bir nevi Avrupa’nın kapıları aralanıyordu… ÇELBOR, ERMADEN tesislerle gruplaşan Erdemir, kuruluş kararının verildiği 28 Şubat’tan bir gün önceye denk gelen (27 Şubat) 2006’da ise tarihi günü yaşıyordu! ANAP’tan başlayan, DYP’de süren özelleştirme süreci, AK Parti ile gerçekleştiriyor ve Erdemir Ordu Yardımlaşma Kurumu’nun (OYAK) oluyor. Sıkıntılı süreçlerden geçse de Erdemir, “Ayşe” isimli 1 Nolu Yüksek Fırını’nı söküp yeniden yapabilecek kadar büyüyerek; o, başta yazdığım gibi “Ülkenin Gözbebeği” olduğunu bir kez daha tescilliyordu. Hatırlamak gerekir ki; dönemin Erdemir Genel Müdürü Oğuz Nuri Özgen önderliğinde yapılan bu çalışma tamamen Erdemirli müdür., mühendis ve işçisinin becerisi, alın teri ile hayata geçti. Ereğli’de yaşayan her kimsenin mutlaka bir yakınının çalıştığını tahmin ettiğim Erdemir’in bu başarısı ile (her şeye rağmen) övünmemiz gerektiğine inanıyorum. *** Bugünlere böyle geldi Erdemir… Her kuruluş yılını günün koşullarınca en iyi ve ‘seçkin’ şekilde kutladı Erdemir… Birçok kuruluş etkinliğine Ereğli’yi de davet etti; sanatsal etkinlikleri, sportif faaliyetleri, çeşitli eğlenceleri paylaştı basınla… Her fırsatta sesini Ereğli’ye duyurdu, ülkeye mesajlar verdi Erdemir… Bu yıl ise etkinliklerini daha çok kendi bünyesine çekerek; hatta basına bile pek duyurmadan yapma gayretindeydi! Kaldı ki, Ereğli’de varlığı ile yokluğu tartışılan ama sayı olarak 50’lere ulaşan (bir çoğunun yeri ve tabelası dahi olmayan!) yayın kuruluşu ismi söz konusu olunca, neyi, nasıl paylaşacaktı onu da düşünmek lazım!.. Buna bir de ülkeyi yasa boğan 13 Mayıs’ta Manisa’nın Soma İlçesi’nde yaşanan maden ocağı faciası ve 301 maden şehidi eklenince, ne kutlamanın hazzı, ne de, haberinin değeri kaldı Erdemir’in!.. Kuruluş yıl dönümü olan 15 Mayıs 2015’de Gülüç’teki Büyük Anadolu Ereğli Hotel’in ‘Erdemir Salonu’nda yapılan hazırlıklar da boşa gitti bu nedenle… Hazırlıktır, yeniden yapılır ama 301 can geri getirilebilir mi? *** Erdemir’in kuruluşunun 49. Yılı böyle geçti bu Mayıs… Gururlu, heyecanlı, sakin, biraz içe dönük; Önümüzdeki yıl ise “50 yıllık güçlü kuruluş” olacak Erdemir… Yarım yüz yıla ulaşacağı 2015’de, belki de bu yılın acısını (!) çıkarırcasına kutlamalar yapacak Erdemir… İşçisiyle, formeniyle, mühendisiyle, müdürüyle, üst yönetimiyle, sendikasıyla, Ereğli halkıyla ve tabi ki işini doğru yapan basın kuruluşlarıyla… Nice mutlu yıllara Erdemir… Nice 50 yıllara… 27.05.2014 07:12:29 Bu yazı 2726 defa okunmuştur Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız
  YORUM EKLE
 
 |
Şu anda 15 kişi online
Toplam ziyaret : 81.497.328 
 Prof. Dr. Yücel ÜSTÜNDAĞ { SAĞLIKLA }
MİDE KANSERİNDE ENDOSKOPİK TEDAVİDevamını oku » 10.03.2025 10:24:15 tarihinde yazıldı 955 kez okundu 
TAŞIDIĞINIZ YÜK SADECE KİLONUZ DEĞİL: FAZLA KİLOLARIN ORTOPEDİK ETKİLERİDevamını oku » 15.04.2025 11:45:12 tarihinde yazıldı 273 kez okundu TUĞBA ARSLAN TAMİRCİ { KALEMİMDEN }
GEÇ OLMADAN VEDALAŞIN…Devamını oku » 11.02.2025 13:02:26 tarihinde yazıldı 748 kez okundu | ||
