Fikri KAPAN : SENDİKA VE SİYASET

(Hakimiyet Gazetesi'nin resmi internet sitesidir)

SENDİKA VE SİYASET

Üzerinde korku, kaos ve kavga ortamı üretilen ve kara bulutlar dolaştırılan Ereğli’de nihayet yüzleri güldüren güzel gelişme yaşandı.
   Bazı meslektaşlarımla da sohbetlerimizde, “ne olacak bu Ereğli’nin hali?.. Bitsin artık şu kavgalar…” türünden sözler etsek de, kimisinin (!) -Kavgadan siyasi rant elde etme- hesapları yüzünden ne yazık ki konuştuklarımız ancak sözde kalıyordu.
   Tabi bu kavgaların ilerisinde yaşanan ekonomik çöküntü de kara bulutların ilçe üzerinde odaklanmasına adeta çanak tutuyordu. Son olarak değerli işadamı Ahmet Büyük Emirusta’nın yaşadıkları, Ereğli TSO Başkanı Yaşar Tetiker’in önceki ve bundan etkilendiği olumsuzluklar yüzünden zor günler geçiriyor olması…
   Hepsini üst üste koyduğumuzda Ereğli, gerçekten korku tüneline girmiş gibiydi!
   Bunların üzerine bir de Erdemir’deki sözleşmenin “greve gidiyor” olacağı yönündeki gelişmeler, kelimenin tam anlamıyla “ilçenin bitişi” demekten öte değildi!
   Böyle kötü ortamda dahi birilerinin yaptığı yorumlar, kullandığı üsluplar ve takındığı tavırlarla ortamı velveleye vermeye, germeye ve sorunu büyük göstermeye çalışma çabalarına ne demeli, onu da bilmiyorum!
   ***
   Neyse ki, Oyak ve Erdemir yönetiminin yeniden masa yolunu açması, Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul Kavlak’ın stratejileri, Şube Başkanı Yusuf Ziya Odabaş’ın, ilçenin ve Erdemir işçisinin nabzını iyi bilmesi; en güzeli de “ekmek kapısına zarar vermeden” bir şeyleri çözme isteği, sonu mutlulukla biten film gibi oldu!
   Erdemir işçisinin beklemediği oranlarda sözleşmeye imza atan Türk Metal kadar, işçi, Ereğli halkı, hatta siyasiler bile bugünlerde adeta havalarda uçuyor.
   Haklılar mı? evet…
   O kadar zor günlerin ardından böylesi bağıtlanan sözleşmeden kim mutlu olmaz ki?!.
   Belki bir veya birkaç kişi!..
   Hani ‘Ereğli’ ile yatıp, ‘Ereğli’ ile kalkan; ancak ‘Ereğlili’ havalarına rağmen Ereğli’yi hiç düşünmeyen bir veya birkaç kişiden bahsediyorum
   İsimlerini yazmayacağım, kim olduklarını kendileri de siz de anladınız zaten!..
   ***
   Erdemir işçisinin sözleşme sonrası sendika binasındaki yüz ifadelerine yansıyan mutluluklarını görmeniz gerekirdi.
   Bilgilendirmek üzere Sendika lokaline giren Odabaş’a adeta konuşma fırsatı dahi vermez gibi üst üste sloganlar atan işçi, oldukça da sağduyuluydu.
   Ki aynı işçi, dönem içinde bir çok ‘kışkırtmaya’ karşı sağduyusunu kaybetmeden, sendikasına da güvenerek bekleyişini sürdürmüştü.
   Böyle bir sonuçta da elbette mutluluğun en fazlasını yaşamak onlara düşer, yakışırdı…
   Tabi Ereğli esnafını da göz ardı etmemek lazım.
   Hakimiyet Yayın Grubu olarak biz ve duyarlı bazı refiklerimiz, grev kararının uygulanmaması için verdiğimiz çabalar arasında yer alan esnaf röportajlarımızda gördük ki; evet, esnaf gerçekten ürkmüş, korkmuştu. Bir grevin nelere mal olacağının çok iyi farkındaydı.
   Dolayısıyla verdikleri mesajlarda yıkmadan, dökmeden, şirkete de zarar vermeden tavırlarını almışlardı.
   ***
   Ve OYAK ile ERDEMİR yönetimi…
   (Erdemir ve İsdemir’de olmak üzere) iki ayrı kulvarda sözleşme görüşmeleri sürdüren şirket yöneticileri, her ne kadar İsdemir’de greve gidilmesine göz yumduysa da, konumu itibarıyla ülkenin gözbebeği Erdemir’de aynı ortamı yaratmak istemediler.
   Tabi ki, Erdemir’deki bir grevin, üretim ve satışa da olumsuz yansımaları olacaktı. Ancak, belki bir iki günlük grevle karşı tarafa gözdağı da verebilirlerdi.
   Öyle yapmadılar…
   Altında her ne yatarsa yatsın, ne aranırsa aransın; Oyak ve Erdemir yönetimi, grev uygulaması öncesi sendikayı masaya yeniden çağırarak “gelin şu işi halledelim” diyen taraf olmuştu.
   İstenilen de olmuş, Erdemir, sendika, işçi ve Ereğli ile Alaplı mutlu sona ulaşmıştı.
   ***
   Konu başlığına dönelim isterseniz;
   Sendika ve siyaset!...
   Sendikaya, toplu sözleşme sonrası adeta siyasiler kutlama akını gerçekleştiriyor. Başı da, yeni binasına taşınmasının üzerinden yıl geçmesine rağmen ilk kez gelen eski TBMM Başkanı Zonguldak Milletvekili Köksal Toptan çekiyor!
   Ardından da sendikayı süreçte de yalnız bırakmayan CHP’den ayrılan bağımsız meclis üyeleri.
   Tabi bu kutlama ziyaretlerinin içeriğinde ‘güncel konular üzerine’(!) görüş alış, verişlerinde de bulunulduğunu yazmıştık!
   Günümüzün güncel konusu ne olabilir? Elbette seçimler ve siyaset!
   Ehh… sözleşme bittiğine göre, sivil toplum kuruluşları da sosyal aktivite ve siyasetlerine bakabilir değil mi?!
   Hele şu kutlamaları bir sıraya koyalım da, gerisi sonra!!!

30.07.2013 00:18:27

Bu yazı 2573 defa okunmuştur

Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız