| |||
DEVLETTE DEVAMLILIK ESASI!..Fikri KAPAN![]() AK Parti ARGE’den Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevine getirilen Soylu, Mehmet Fatih çakır başkanlığında atanan ilçe yönetiminin Gülüç Beldesi’ndeki Büyük Anadolu Ereğli Hotel’in görkemli salonunda 400 kadar partiliye seslenerek etkili bir konuşma yaptı. Anlaşılan oydu ki Soylu, AK Parti’yi, “babadan bağlı olduğu” Demokrat Parti ve 1980 ihtilali sonrası yeniden yapılanan demokrasiyle birlikte kurulan partilerden merhum Turgut Özal’ın kurduğu ANAP’ın devamı olarak görmüş, kabullenmiş!.. Soylu’nun, Demokrat Parti Genel Başkanlığı döneminde AK Parti ve iktidarıyla ilgili sözlerinin birçoğu unutulmuştur! Ancak arşivlere bakıldığında, hafızalar canlanacaktır! Tabi ki konumun özü bu değil ama son derece etkileyici konuşmasının satır aralarındaki küçük hataları nasıl gözden kaçırdı, onu pek anlayamadım! İyi bir hatip olduğu her halinden belli olan Soylu, sık sık merhum Adnan Menderes ve Fatin Rüştü Zorlu’dan bahsederken, içindeki “Demokrat Parti” olgusunu; ilerleyen süreçte kurulan Turgut Özal’lı ANAP sevgisini hala sakladığını görmek mümkün. Hatta merhum Necmettin Erbakan Hoca’yı bile yere göğe sığdıramadı! Ancak ara dönemdeki Süleyman Demirel’i nedense es geçti Soylu! Merak ettim; acaba (Allah uzun ve sağlıklı ömür versin) Demirel hala yaşıyor diye mi onu kale almadı! O dönemlerde yapılan Devlet Hizmet ve yatırımlarından hiç bahsetmedi! Hatta merhum Bülent Ecevit’in Zonguldak madencisine sağladığı hakları bile hatırlamadı Soylu! Hâlbuki şöyle de olabilirdi; Nasıl ki, Zorlu’nun Özal döneminde ismi de verilen Erdemir’in kuruluşunda Ereğli’ye tavsiye etmesinden, Menderes’in, güleç ve yumuşak yüzüyle iyi bir ülke düşkünü olduğundan, Özal’ın, düşünceleri ve zihniyetleri kökten değiştirircesine “ülkede çağ atlatılan” döneminden bahseden Zorlu, Demirel’in de “GAP”ından, karayollarında “otobanlaşmayı” başlatmasından; hiç olmazsa “şapkasını gaptırmamasından” bahsedebilirdi! Kaldı ki, bu ülkede günün koşullarına göre her gelen hükümet ve başbakanı ülke çıkarları doğrultusunda hizmet ve yatırımlarda bulunmuştur. Kaldı ki, Özal’ın, Demirel tarafından başlatılan otobanlaşmayı o günlerde hayal edilemeyecek kilometrelere ulaştırması, Yine Demirel döneminde Avrupa ile Asya’yı bir birine bağlayan Boğaz’ın ilk incisi Boğaziçi Köprüsü’ne, yine Özal’ın Türk Mimar ve işçilerinin gücüyle ikinci inciyi; Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nü örmesini hatırlatmalıydı Soylu!.. Ve yine günümüzde AK Parti döneminde hayata geçirilen hizmet ve yatırımları sıralaması kadar da doğal bir şey yok, olamaz… Ancak, (zaman zaman konuşmasından etkilendiğim de olduğu şekliyle) iyi bir hatip olan Soylu’nun, geldiği yeri de iyi bilerek, etkileyici olduğu kadar daha gerçekleri içeren bir konuşma yapmasını beklerdim. Unutmadan yazayım; Menderes ve arkadaşlarının asılmasını, Özal’ın uğradığı saldırılar ve halen üzerinde sır taşıyan ölümünü, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile bağdaştırmasına da açıkça pek anlam verdiğimi söyleyemem! Erdoğan’ın iyi yetişmiş bir lider olduğunu söylemesi son derece doğal da, fazlaca ‘ilahlaştırıp’ “Aman haa, Menderes ve Özal’ın durumuna düşmesin, koruyalım, kollayalım!” algısı veren konuşmasını hiç tutmadım! Anladığım şudur ki; kökeni Demokrat Parti’ye dayanan AK Partili Süleyman Soylu, iyi hatipliği ve etkileyici konuşması arasında bazı şeyleri karıştırdı! Unutulmasın ki Devlette devamlılık esastır; bu ülkeyi yönetenler kadar, yönetmeye adaylar da yine ülkenin hak ve menfaatleri için uğraşacaklardır. Aynı toplantıda dikkat çeken bir başka husus ise Gülüç Belediyesi’nin mütevazı başkanı Aydın Güngör’ün konuşmasıydı… Güngör, terör ve terörle mücadeleye yönelik konuşmasının ardından işi öyle bir noktaya getirdi ki, sanki hala mensubu olduğu partiye sitem eder gibiydi! Konusu, Gülüç Belediyesi’ydi ki; Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık’ı kastederek, “Adamın saldırmadığı hedef yok” sözleriyle başladığı konuşmasında, Posbıyık’ın avukatının bile AK Partili olduğu, İçişleri Bakanlığı’nda kurduğu ilişkilerle de Gülüç’ü Ereğli sınırlarına bağlama gayretinin sonuca gittiğini vurguladı Güngör. Ve dedi ki; “Eğer erken fark etmeseydik, bugün burada sizi ağırlayamayacaktım!” Güngör’ün bu sitemli sözleri dikkate alınmalı diye düşünüyorum. Belde olduğu yıllardaki şartlar ve konuma bakıldığında, Ereğli’den ayrılması sağlanan (!) Gülüç’ün, bugün büyümesini doğuya (Subaşı istikameti) doğru büyütmeye çaba gösteren Ereğli’nin, bağlanması halinde Gülüç’e hasıl hizmet edebileceği de iyi düşünülmeli! Bu arada, geneli ilgi gören toplantıda protokol eksiklerini de söylemekte yarar var. Zira toplantıda, yerel belediyeyi almaya çalışan AK Parti’nin, partilerine geçerek belediye başkanlığını yaptığı Murat Sesli ile iki dönem Zonguldak milletvekilliği yapan Fazlı Erdoğan’ın yan masalarda tutulması pek doğru olmadı! 15.01.2013 00:32:07 Bu yazı 1899 defa okunmuştur Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız
![]() ![]() YORUM EKLE
![]() 15.01.2013
servet tunç diyor ki;toplum bireylerden oluşur..gelene ağam,gidene paşam diyen,bir koli makarna,iki torba kömür,yarım ekmek arası döner için oy veren,takım tutar gibi parti tutan halkın politikacısıda böyle olur..sadece soylu değil,bakınız harun gibi geldiler karun gibi gidecekler diyen numan kurtulmuş,CHP ye genel başkan adayı olmus ertugrul günay vs..romalı politikacı makyevel söyle demiş,'başarı için her yol mübah'. |
![]()
Şu anda 20 kişi online
Toplam ziyaret : 81.501.178 ![]() ![]() Devamını oku » 10.03.2025 10:24:15 tarihinde yazıldı 957 kez okundu ![]() Devamını oku » 15.04.2025 11:45:12 tarihinde yazıldı 275 kez okundu ![]() ![]() Devamını oku » 11.02.2025 13:02:26 tarihinde yazıldı 749 kez okundu |