| |||
GERÇEKTEN TOSLADI MI?Fikri KAPAN![]() Yumuşak görünüşlü, düzgün üslubu ile konuşmasına özen gösteren Uzun, her ne kadar “bundan sonra, genel seçimlere kadar siyasi polemiklere girmeyeceğiz” sözleri ile, toplantı boyunca aynı konulara temas etmesi tam bir çelişkiydi! Her ne kadar bu durum çelişki de olsa, haksız olduğunu ise söylemek pek mümkün değil. Hatta rahat bırakılmayarak, sürekli aynı polemiklerin içine sokulacağını bile söylemek mümkün! Durum böyle olunca, Uzun'un, “bu tür polemiklere girmeyeceğim” şeklindeki sözleri sürekli havada kalacaktır, inanın!.. İşin daha da gerçeğini düşündüğümüzde, zaten siyasetin içinde var olan bu durumu görmeden siyaset yapmanın mümkün olmadığını mutlaka kendisi de biliyordur!.. Hele hele karşısında kendisi kadar (belki de daha fazla!) güçlü bir Halil Posbıyık varsa!.. *** Uzun rahattı ancak rahatsızlık duyduğu konularda vardı elbet! Örneğin; yaptıklarını kamuoyuna anlatamama, Halil Posbıyık tarafından sahiplenilmesi gibi!.. Burada da pek haksız değildi Uzun!.. Zira, bugünkü projeler, Posbıyık'ın partisi Anavatan'ın da iktidarda olduğu dönemler ortaya atılmış ama yıllarca bir çivi dahi çakılamamıştı! Organize Sanayi, Tersaneler, Doğalgaz, Pençes deresi gibi… Bir haklılığı daha vardı Uzun'un. Ki belki de hepsinden önemli! Madenci'nin Ankara istikametinde başlattığı büyük yürüyüş!.. TTK'nın kapatılmasına yönelik ve Zonguldak'da 'Somon Balığı yetiştiriciliği' söylemleri üzerine yapılmıştı bu yürüyüş!.. İktidarda Anavatan partisi!.. Dönemin 'Anavatanlı'larından ise 'gık' ses yok!.. (Posbıyık 1989 yerel seçimlerinde Anavatan'dan Ereğli Belediye Başkan adayıydı) Bugün ise Posbıyık'ın , “TTK'nın kapatılmak istenmesi ve bu nedenle Zonguldak'ın küçültülmesinin söz konusu olacağı” ifadeleri iye çakışması!.. Demirel'in müthiş sözünü hatırladım! Dün dündür, bugün bugündür!.. *** Basın için son derece verimli (!) giden toplantının belki de en can alıcı noktası, Uzun'un, 'Posbıyık'ın mal varlığı açıklamasıydı!.. Nereden aklıma geldiyse, Demokrat TV'de ikilinin kapışmasında gündeme gelen bu konu düşüvermişti aklıma!.. Uzun net konuşuyordu; “Posbıyık'ın ne kadar mal varlığı olduğunu net biliyorum ama açıklamak bana düşmez!..” Bu arada, aynı geceki program arasında yaşanan bir anektodu da anlatıverdi uzun!.. Özetle; İlk yarıda konu olan Posbıyık'ın Sarıyer'deki villası, ara boşlukta Uzun'un ısrarları ile gündeme geliyor. Hatta Uzun, “bak mal varlığını açıkla, istersen ben söyleyeyim!” diyerek köşeye sıkıştırıyor Posbıyık'ı!.. Posbıyık bakıyor ki olmayacak!.. “Haaa. Ben onu unutmuştum, açıklayacağım” diyor ve açıklıyor!.. Tabi bu da Uzun için iyi bir malzeme! “Demek ki o kadar çok mal varlığı var ki Sarıyer gibi bir yerdekini unutabiliyor!..” Uzun'un, Posbıyık'a yönelik, “fakirlik edebiyatı yapmaya kalktı ama kayaya tosladı!..” sözleri ise basın toplantısının bombası gibiydi! Şimdi yine merak etmeye başladım; gerçekten Posbıyık'ın mal varlığı o kadar çok mu ki unutabiliyor!.. Bir merak daha; madem Uzun hepsini 'net' olarak biliyor, bir insanlık yapıp, neden açıklayıp bizi meraktan kurtarmıyor?! Son merak; Posbıyık gerçekten kayaya tosladı mı?!. Yok yok, son merakımı geri çekiyorum!.. Posbıyık ne yapar eder tosladığı kayaları kırar, parçalar!.. 27.03.2007 Bu yazı 1994 defa okunmuştur Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız
![]() ![]() YORUM EKLE
![]() |
Şu anda 90 kişi online
Toplam ziyaret : 81.717.224 ![]() ![]() Devamını oku » 10.03.2025 10:24:15 tarihinde yazıldı 1069 kez okundu ![]() Devamını oku » 28.04.2025 15:19:59 tarihinde yazıldı 325 kez okundu ![]() ![]() Devamını oku » 29.04.2025 15:37:34 tarihinde yazıldı 654 kez okundu |