Fikri KAPAN : SESLİ'NİN TOPLANTISINDAN...

(Hakimiyet Gazetesi'nin resmi internet sitesidir)

SESLİ'NİN TOPLANTISINDAN...

Eski Ereğli Belediye Başkanı Murat Sesli, aynı zamanda tutuklanarak cezaevine girdiği dava içinde yer alan belediye ile ilgili iddialardan resmen aklandığını açıkladı.
   200 küsur gün cezaevinde kaldıktan sonra; babasının ölümü üzerine izin talep edilmesi (gıyabında) bir çırpıda görülen dava sonrası “tutuksuz yargılanmak üzere” serbest bırakılmıştı Sesli.
   Ankara’da görülen davanın ilk mahkemesine ben de katılmıştım. İddianamede yer almam nedeniyle ifade verdiğim (ancak Hakim tarafından savunma yapmama bile gerek duyulmayan) davada, benim ardından Sesli sorgulanmıştı.
   Sorulardan biri, belediye önündeki bir kurşunlama olayıyla bağlantılı, eski Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Likoğlu’nun (ki halen cezaevinde!) o dönemde belediye başkanlığı görevini yürüten Sesli’yi arayarak, “şu belediye güvenlik kamerası kayıtlarını siliver” türünden ricada (!) bulunduğu iddiası sorulmuştu Sesli’ye!..
   Yanında oturmamdan dolayı elimde tuttuğum kendisine ait dosyalardan birini alan Sesli, Hakim’e de bir örneğini göndererek, “bakın efendim; ben siyasiyim. Elbette telefondan ‘bakarız’ türü sözler söylemiş olabilirim ancak, hemen olayın akabinde güvenlik kamerası kayıtlarını Savcılığa teslim edip, evrakımı da aldığım dosyada mevcut” savunmasını yapmıştı. Henüz tutuklanmadan çıktıkları ilk mahkemede Savcının almadığı dosyayı Hakim alıp kayıtlara geçirmişti.
   Ardından Hakim’in sorduğu birkaç soruya da belgeleriyle yanıt verdi Sesli!..
   Kendimden bahsetmiyorum ya; komik olduğu için okurları güldürmek istemiyorum. Ancak zamanı geldiğinde elbette bir şeyler söyleyip, yazacağım!..
   ***
   Dün, Sesli’nin belediye ile ilgili davalara paralel yapılan soruşturmanın “Kavuşturmaya gerek olmadığı” yönündeki kararı açıklaması sırasında duygulandığını, hatta üzüldüğünü gördüm.
   Kendini acındırmayı sevmeyen Sesli’nin; malum olay yüzünden babasını kaybettiğini, annesinin de felç geçirdiğini hatta ‘bir ayağı çukurda’ diyerek durumun vehametini dile getirdiğini, eşinin ve kızının psikolojik destek aldığını dinlemek bile acıydı!
   Konuşuyordu ama sinirlenmemek için de kendini zor tutuyordu!
   Akıllı olmalı, doğru şeyler söylemeliydi; çünkü hala süren bir dava var.
   Gazeteciler soruyor; bunda kimin parmağı var?!
   Zamanı gelince açıklayacağını söylüyor Sesli…
   Aslında kimin ve kimlerin parmağı olduğunu, hazırlanan iddianameye kimlerin nasıl destek verdiğini çok iyi biliyor da; dedi ya zamanı değil!..
   ***
   Düşünüyorum da; çoğunluğu belediye ile ilgili olması nedeniyle sabaha karşı evine gidilen, arama yapılan ve apar-topar gözaltına alınan; üç gün Zonguldak İl Emniyet Müdürlüğü’nde sorgulanmanın ardından götürüldükleri Ankara’da çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine konulan ve 200 küsur gün cezaevinde yatan Sesli, gerçekten komploya mı kurban gitmişti?!
   Yine düşünüyorum da, eğer öyleyse; siyasi hırs uğruna insanların bırakın siyasi geleceğini normal yaşam düzeyiyle oynamak bu kadar kolay ve ucuz mu?
   Sanki “Adam bolluğu olsun” arzusuyla onlarca insanı Emniyete götürmek, kendi isteğiyle geleni dahi kelepçe takarak sağlık kontrolüne taşımak, daha da kötüsü, serbest kaldıklarının açıklanmasına rağmen yine kelepçe kullanmak!
   Bu işler bu kadar ucuz mu ki arkadaş!
   Acaba Devlet mi böyle yapmak istiyor, yoksa Devlet gücünü birileri mi ‘farklı’ kullanıyor!
   Acaba daha kaç Sesli gibisi bu gibi durumlara muhatap oldu, oluyor, olacak?!.
   Sağlıcakla!..

12.01.2011 12:03:25

Bu yazı 1949 defa okunmuştur

Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız