| |||
YAŞANABİLİR KENT OLMAK!..Fikri KAPAN![]() Yıllar içinde zor dönemlerden geçse de Zonguldak’ın bu konumda olması elbette hoşuma gitti. Tabi, işin geneline bakıldığında, bölgenin hangi kesimleri yaşanabilir, nereler yaşanamaz, orası da ayrı mesele!. Zonguldak’ın ülke genelindeki konumu gibi Ereğli’nin de Zonguldak genelindeki konumu aynı gibi!.. Kömürün karasıyla özdeşleşen Zonguldak’ta, TTK’nın yıllar içinde ne hallere düştüğü düşünülürse, ERDEMİR ile büyüyen, gelişen Ereğli’nin, son ekonomik krizin ardından yaşadıkları eş değer hale geldi sanki!.. Durum o kadar vahim hal aldı ki, vatandaş alış, veriş yapmaz, esnaf da siftahsız dükkan kapatır olmuştu! Neyse ki, ERDEMİR’in, çalışanlardan 16 ay süreyle kestiği yüzde 35’lik maaş eksiğini geri vermesi, ilçedeki yaşamı yeniden düzenledi; Ereğli yeniden Zonguldak’ın “Gözbebeği” konumuna geldi. *** İşin kötü olan yanı ise ilçe ve bölge yaşayanlarının, yaşanan onca krizden hala ders çıkarmamış olmasıydı. Bakıyorum da, bir anda bollaşan piyasada vatandaş yine su gibi para harcamaya başladı. Ürkütücü tedirginlik günlerini unutanlar, yeniden ‘şaşalı’ günlerine dönüverdi! Musluğun suyunun bir gün kesilebileceğini görmelerine rağmen, “sürekli akacakmış” algılamasını bir kenara bırakamadı! Denilebilir ki; insanlar o kadar zorluktan sonra biraz nefes alsa ne olur?! Elbette bir şey olmaz. Ancak, işi ‘savurganlık’ boyutuna taşımanın da alemi yok değil mi?! *** Yaşanabilir kent olmak ve böylesi kentteki yaşam koşullarını dengelemek yine bölge insanının elinde. Zaman zaman kızdığımız Avrupa ve diğer gelişmiş ülke insanlarının, ülke ve kentlerinin ‘yaşanabilir’ olmasında ne kadar emeği olduğunu hiç araştırdınız mı bilmiyorum. Gerektiğinde ekonomik ve sosyal özgürlüğünü (başkasına zarar vermeyecek şekilde) sınırsız kullanan diğer ülke yaşayanlarının, aslında oluşturulan koşul ve kurallara nasıl riayet ettiğinin iyi gözlemlenmesi lazım. Tanınan hakların kullanımı gibi, çiğnenen kurallar sonrası uygulanan cezai müeyyede de!.. *** Ereğli, eksiğiyle, fazlasıyla yaşanabilir bir ilçe… Ülke dengelerine göre ‘üst sıradaki’ yaşam düzeyiyle çok daha fazlasını hak eden Ereğli’de, bu nedenle zaman zaman yerel ve genel yöneticileri eleştirdiğimiz oluyor. Bu eleştirilerden çıkarılan payların da topluma olumlu yansıdığını görüyoruz. Buna en güzel ve net örnek de, Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık’ın, son dönemlerdeki konuşmalarında, “basının yazdıklarını, eleştirilerini dikkate alıyorum… Olumsuzluklardan kendime de pay çıkarıyorum..” şeklindeki sözleri oldu. Elbette önemli olan sözlerle birlikte icraattır. Bunun da ne kadar yapılıp, yapılmadığını görüyor, gözlemliyoruz. Tabi, yönetimleri eleştirir ve gözlemlerken, yaptıklarına verilen zararları da göz ardı etmiyoruz! Tıpkı, yakın zamanda ilçenin belli noktalarına; çocukların çöp kutusu kullanma alışkanlığını sağlamak amacıyla konulan palyaçolu çöp konteynerlerine zarar verilmesini gözlemlediğimiz gibi!.. Yaşanabilir kentte, yaşanabilir hizmet istiyor ve bekliyorsak, verilen hizmeti de en yaşanabilir haliyle kullanmak bizlere düşüyor sanırım! 24.11.2010 11:30:55 Bu yazı 2137 defa okunmuştur Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız
![]() ![]() YORUM EKLE
![]() |
![]()
Şu anda 15 kişi online
Toplam ziyaret : 81.499.101 ![]() ![]() Devamını oku » 10.03.2025 10:24:15 tarihinde yazıldı 957 kez okundu ![]() Devamını oku » 15.04.2025 11:45:12 tarihinde yazıldı 274 kez okundu ![]() ![]() Devamını oku » 11.02.2025 13:02:26 tarihinde yazıldı 749 kez okundu |