Fikri KAPAN : facianın ardından!..

(Hakimiyet Gazetesi'nin resmi internet sitesidir)

facianın ardından!..

“Kader” olmaması gereken bir facia daha yaşadı Zonguldak. Yerin 540 metre altında meydana gelen grizu patlaması, ekmeğini taştan çıkaran 30 madenciyi daha aldı aramızdan…
   Yaşanan acıyı yaşamak kadar yazmak da o kadar zor ve ağır ki…
   AA Zonguldak Büro Müdürü Orhan Akyüz’ün arayarak, “Fikri Zonguldak’ta görevlisin” diyerek çağırısı üzerine olayın yaşandığı Karadon Müessese Müdürlüğü’ne gittiğimde, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer’in ilk basın açıklaması yeni başlamıştı…
   Verilen ilk mesajın üzüntüsünün yanında bir parça da olsa ‘umut ışığı’nın varlığı, “hadi inşallah” denilmesinin de önünü açıyordu.
   Karadon ocağı girişi asansörünün olay sonrası tahrip olması, yönelinen yaklaşık 2,5 kilometre uzaktaki Gelik 75 Yıl Maden Ocağı, ‘yeşeren umutların kurtuluş girişi’ olacaktı sanki!
   Bakanlarla birlikte gidilen Gelik’te çalışmalar başlamıştı bile! 30 arkadaşı yerin 540 metre altında kalan madenciler bir an önce onlara varabilmenin telaşındaydı.
   Bizler de, ilk geceyi ocak çevresinde geçirerek, olası gelişmeleri kamuoyuna duyurmanın telaşı içindeydik.
   Türk Kızılay’ı çalışmalara hemen başlamış, kurduğu çadırlarda yiyecek, içecek ve battaniye gibi tedbirlerini almıştı.
   Yaklaşık 10 Acil Ambulansı, Gelik’teki ocak çevresinde odaklanmış, önce sayıları birkaç tane olan, sonradan hemen hemen tüm televizyon kanallarının canlı yayın araçları da yerlerini almıştı.
   Her şey, herkes başlayan çalışmalardan çıkacak ‘umuda’ yönelmişti!
   Sabahın erken saatlerinde ocakta kalan işçilerin yakınları gelmeye başlamıştı bile… Oğlunu, damadını, eşini, ağabeyini, amcasını babasını bulabilmek için!..
   Yeraltındaki acıya dayanmaya çalışan yürekler, bir de yakınlarının feryatları ile parçalanıyordu adeta…
   Kucağında bebeğiyle eşini bekleyen, “baba ne olur gel” diye ağıt yakan kız çocuğu, “benim üç canım içeride” diye haykıran abla…
   ***
   Olayın acı yanı hep vardı da, “acaba ihmal” var mıydı, işte orası henüz net değil.
   Maden Mühendisleri Odası Genel Başkanı Mehmet Torun’un açıklamaları ‘olduğu’ yönündeydi de, henüz bilir kişi raporu açıklanmamıştı.
   Bakan Taner’in açıklamalarında da ‘sanki bir şeyler var’ gibi, “eğer bu işin ihmali olan varsa, gereken yapılacaktır” tepkisi görülüyordu.
   Kimisine göre grizuya maruz kalan madencilerin gaz maskeleri yoktu!
   Kimisine göre, bir mühendis, diğer arkadaşını beklemek üzere asansöre binmekten son anda vaz geçmişti!..
   Kimisi, “eğer kafeslere sığındılarsa kurtulurlar!..” yorumunu yapıyor…
   Kimisi ise sonu (yaşanan gibi) belli olan acı haberi dillendirmekten korkuyordu.
   Acı haber de Gelik’teki çalışmalardan değil, olayın yaşandığı Karadon’dan gelmişti!
   Oradaki yedek asansör devreye sokularak olay yerine inilmiş ve önce 19, ardından da 9 olmak üzere 28 maden işçisine ulaşılmıştı.
   Aralarından 25’i toprağa verildi, 3’ü kimlik tespiti için bekliyor ama daha da acısı (Köşemi yazdığım saatlere göre) 2’is hala yer altında!
   Evet, belki bu acıyı Zonguldak daha önceleri de yaşadı, ama bunun “Zonguldak’ın Kaderi” olduğunu kimse söylememeli, söyleyemez!
   Hele hele bir Başbakan!..

24.05.2010 12:56:58

Bu yazı 1504 defa okunmuştur

Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız