| |||
BUNUN ADI 'VİCDANSIZLIK'Fikri KAPAN![]() Okuyup, izlerken dahi tüylerimizin diken diken olduğu, içimizdeki isyanın kabarıyor. Hatta içimizdekini dışa vurarak, ağzımıza ne gelirse (küfür dahi) ettiğimiz çoktur! Benzer olayların bölgemizde yaşanıyor olması ise işi daha vahim ve acı hale getiriyor. Hele ki iddia edilen son olay, ne ahlaka, ne vicdana, ne insanlığa; hatta hayvanlığa dahi sığmaz! Geçen yıl Kasım ayında Topallı köyünde yaşanan bir olayı haber yapmıştık. Köydeki yüzde 80 zihinsel özürlü 14 yaşındaki çocuğa, bitişik köydeki bir şahıs tarafından ‘fiili livatada’ bulunulduğu iddia edilmiş, zanlı tutuklanarak cezaevine konmuştu. Aradan henüz 4 ay geçmişken, önceki gün ikinci bir olayla adeta sarsıldık. Benzer şekilde, yakın köyden 50 yaşındaki bir başka kişinin, aynı zihinsel özürlü çocuğa ‘fiili livatada’ bulunduğu iddiasıyla tutuklanarak cezaevine konulduğunu öğrendik. Olayın içeriğini, sosyal boyutunu da araştırmak amacıyla Topallı Köyü’ne gittik; köy muhtarı Recep Coşkun ve Kaymaklar Köyü Muhtarı Ahmet Uludağ ile görüştük. İki muhtar da, iddia edilen olayın gerçek olması halinde, suçluların, suçlarını çekmesi yönünde görüş bildirdi. Ancak asıl acı olan ise, bu tür olaylar nedeniyle iki köy halkının da ‘panik içinde’ olduğunu vurguladı! Durum o kadar vahim hal almış ki; muhtarların söylemiyle, köye jandarma geldiğinde vatandaşlar “yine mi bir şey oldu” şeklinde endişeye kapılıyormuş! Köy sakinlerinden bazıları ile yaptığımız görüşmede de farklı sonuç çıkmadı; hemen hemen tamamı, çocuğun Devlet korumasına alınması yada ailesinin daha iyi sahip çıkmasından yana görüş belirtiyorlar. *** Fiili livataya maruz kaldığı iddia edilen çocuğun anne ve babasıyla da görüştük. Konuşma zorluğu çeken anne Durkadın, olayı gerçekleştirenleri Allah’a havale ederken, çektiği acıyı da açıkça ortaya koyuyordu. Olayı yaptığı iddia edilenlere lanetler yağdırıyordu. Baba İsmail ise bir yandan işsizliğin verdiği çaresizlik, diğer yandan oğlunun başına gelenleri anlatırken ne söyleyeceğini dahi bilemiyor. Yüzde 80 zihinsel engelli oğlundan kopmak istememekle birlikte, Devlet güvencesi altına alınması fikrini de yabana atamıyordu! Çünkü şimdi 15 yaşındaki Şahin’in birkaç yaş daha büyüdüğünde, yani gençlik yıllarında neler olacağını kimse tahmin edemiyor, etmek bile istemiyordu! Şahin’in yanı sıra 5 ve 9 yaşında biri kız iki çocuğu, askere gönderdiği büyük oğluna nasıl bir gelecek hazırlayabilecekti ki?! Halen bakımını üstlendiği 90 yaşındaki annesi Fatma’ya Devletin sağladığı üç kuruşluk maaşla geçimini sağlayan baba İsmail son derece çaresiz, mahcup ve bir o kadar da üzgündü. Şahin’e sorduk; “Devlet seni daha iyi koşullarda yetiştirsin mi?” diye; çektiği konuşma zorluğu ile “evet” diyebildi! Zaten başına gelenlerden de bi haber değil gibiydi 15 yaşındaki Şahin! Yaşadığı olayları anlatırken, ‘sanki oyun oynamış!’ tavırları sergiliyordu! *** Muhtarlar ve ailenin anlattıklarını dinleyip, konuyu ‘haberleştirdikten sonra’ şöyle bir düşündüm! Memlekette acaba daha neler oluyor da bizlerin haberi olmuyor! Eğer iddia edilen olaylar gerçek çıkarsa, bunu yapanların ne kadar vicdan (!) sahibi olduğunu düşünmek gerekiyor! Erkek-kadın arasındaki gayri yasal ilişkileri dahi kabul edemeyen toplum, böylesi zihinsel engelli çocuğa yapılanı nasıl kabullenebilir ki? Söylenecek çok da fazla söz kalmıyor insana; Yazıklar olsun!!! 6.04.2010 11:39:16 Bu yazı 1806 defa okunmuştur Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız
![]() ![]() YORUM EKLE
![]() |
![]()
Şu anda 26 kişi online
Toplam ziyaret : 81.496.808 ![]() ![]() Devamını oku » 10.03.2025 10:24:15 tarihinde yazıldı 955 kez okundu ![]() Devamını oku » 15.04.2025 11:45:12 tarihinde yazıldı 273 kez okundu ![]() ![]() Devamını oku » 11.02.2025 13:02:26 tarihinde yazıldı 748 kez okundu |