Fikri KAPAN : KURUCU BAŞKANLIĞIN ÖNEMİ!

(Hakimiyet Gazetesi'nin resmi internet sitesidir)

KURUCU BAŞKANLIĞIN ÖNEMİ!

Öyle işlerle uğraşıyoruz ki; her işimizi bitirdik de, derneklerin ‘kurucu başkanlarının kim olup olmadıkları’ gündemine takılıverdik!
   Elbette her derneğin kurucu başkan ve yönetimleri önemsenir. Çünkü onlar, günün koşullarında ellerini taşın altına koyarak, topluma fayda sağlayacak birlikteliklerin öncüsü olmuşlardır.
   Aynı şekilde yaşadıkları sürece de kuruculuğunu yaptıkları dernek başkanlığı ve yöneticiliğini onur ve gururla koruyup, savunmuş, sahip çıkmışlardır!
   Tabi bunun tersi de olmuştur!
   Kimileri de üstlendikleri ‘kurucu’ sıfatını çeşitle şekillerde çıkar amaçlı kullanıp, derneklerine ise katkıları olmadığı gibi gölge bile etmişlerdir!
   Bu durum, 1991’de kurulan Ereğli Gazeteciler Derneği’nde de yaşanmıştır. Yönetiminde görev aldığım 5 yılda (1996-2001) 4 yıl başkanlığını yürüttüğüm Ereğli Gazeteciler Derneği’nde yaşananları benimle birlikte bir çok meslektaşımız iyi bilir!
   Aynı yıllar içinde yaptığımız bir çok açıklamada derneğin kurucularına teşekkür ettiğimizi, düzenlediğimiz etkinliklerde plaket sunduğumuzu hatırlarım.
   Aynı yıllarda, ‘kuruculuğunu’ üstlenmelerine rağmen, aleyhte propaganda yaparak, derneğin tüzel kişiliğine dil uzatanları da unutmadık! Bugün hala yaşam mücadelesini sürdüren Ereğli Gazeteciler Derneği’ni, kurduktan altı ay sonra ‘ben ona küstüm’ diyerek istifa edip bırakanları da unutmadık!
   Hoş, bu yaptıklarını yanlarına bırakmayıp, gerekli cevabı verdiğimiz de biliniyor.
   Tabi, kuruculuk yapan başkan ve üyelerimizin, hala dernek lehine gayretlilerini de unutmuyoruz. Kaldı ki, kurduklarına sahip çıkanları unutmak ne mesleğimizde, ne de diğer kurum ve kuruluşlarda doğru yaklaşım olmasa gerek.
   ***
   Bugünlerde ise bir başka önemli dernek gündemdeki yerini koruyor!
   Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Ereğli Şubesi…
   Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık’ın, yıllarca “kurucu başkanlığını yaptım” dediği ADD’nin gerçek kurucu başkanın ise Oktay Demiroğlu olduğu, resmi ağızlardan açıklanmıştı.
   Ancak bu açıklamadan tatmin olmayan Posbıyık, dün, bir kez daha basın toplantısı düzenleyerek, “hayır arkadaşlar, işte arşivdeki gazeteler; kurucu başkan benim” diye tutturdu!
   Şimdi durum öyle hal aldı ki, aralarında benim de bulunduğum bir çok vatandaş, “acaba ADD’nin gerçek kurucu başkanı kim?!” diye merak içinde kaldık!
   Bir yanda “mobilyasını dahi aldım, kira kontratı bile üzerime” diyen Posbıyık; diğer yanda “hayır arkadaş, işin başını biz biliyoruz” diyerek direnen Akın Çamcı ile Semih Özkök!
   Bu işin doğrusunu bulmak gerektiğinden (!) konuyu genel merkeze kadar taşıma gereği duydum!
   Gelen faksta her şey ortadaydı!
   11.4 1995 tarihli genel merkez yazısında şöyle diyordu:
   “Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Merkez Yönetim Kurulunun 02.03.1993 tarih ve 127 sayılı kararı ile Halil Posbıyık başkanlığındaki girişimci kurula verilmiş bulunan derneğimiz Karadeniz Ereğli Şubesini kurma yetkisi, yasal süre içinde gerekli işlemler tamamlanmadığı için derneğimiz genel merkez yönetim Kurulu 22.02.1995 tarih ve 48 sayılı karar ile, Başkan Oktay Demiroğlu, Başkan Yardımcısı Ahmet Bilgeç, yazman Coşkun Ertekin, sayman Ünsal Canver, üyeler Tuncer Akın, Tunca Özenci, Rahmi Çöğendez’den oluşan girişimci kurula, Zonguldak ili Ereğli ilçesinde ADD’nin Karadeniz Ereğli Şubesi’nin kurulma yetkisi verilmiştir.”
   ***
   Nihayet bu belge ile rahatladım! Çünkü burada kurucu başkanın Demiroğlu olduğu netti!
   Ne kadar önemliyse ve kamuoyunu bu kadar meşgul eden konuyu da okurlarımızla ve diğer meraklılarla (!) paylaşmayı uygun gördüm!
   ***
   Bir merakımı da yetkililere sorayım bari!
   Halkı bilgilendirmeye yönelik yapılacak toplantıların 2911 sayılı kanun kapsamında olduğunu sanıyorum! Buna göre de, yapılacak bazı toplantılarla ilgili ilçenin mülki makamından izin alınması zorunluluğu var mı, yok mu?
   Yani, her önüne gelen, “şurada basın toplantısı yapacağım” diyerek ortaya çıkabilir mi?
   Merakımdan sordum; o kadar!

21.01.2010 11:42:22

Bu yazı 2122 defa okunmuştur

Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız