Fikri KAPAN : NEYİ, NERESİNDEN YAKALADIYSA!..

(Hakimiyet Gazetesi'nin resmi internet sitesidir)

NEYİ, NERESİNDEN YAKALADIYSA!..

Haberciliği öğretme gibi bir niyetimiz olmamasına rağmen, bazılarının “bilmiyoruz-öğretin!” dercesine üzerimize geldiğini görüyorum!
   Ereğli’deki bir yayın organı, günlerdir; hatta haftalardır çok önemli (!) bir haber üzerinde yoğunlaşmış, aldığı sıkı takip (!) sonucunda da elde ettiği bilgileri sütunlarına yansıtıyor!
   Edindiği kaynaklardan aldığı bilgilerin kimi doğru yanları olmasına rağmen, öyle komik olanları da var ki, şaşırmamak elde değil! Hele hele bunu yapanın, ‘meslekte eski’ olarak bilinmesi, sağda, solda da ‘olmayanı dillendirmesi’ işi daha da komik kılıyor!
   Haberin özü doğru;
   İlçede geçtiğimiz yılbaşında gerçekleştirilen bir operasyon sonrası gelişmelerde tutuklananlar ve tutuksuz yargılananları kapsayan mahkeme süreci başladı.
   Tutuklu yargılananlar ile birkaç tutuksuz yargılananın Ankara’da, bazılarının da Ereğli ve Zonguldak’ta mahkemelerde ifade vereceği doğru.
   Komik ve ilginç olan ise (sözde) haberi zenginleştirmek, ilginç hale getirmek (biraz da kişileri deşifre etmek!) amacıyla içinin doldurulmaya çalışılması!..
   Sağda, solda yaptıkları sohbetlerde de, “biliyormusunuz, A, B, C, şahısları da polis nezaretinde Ankara’daki mahkemeye götürülerek ifade verecekler” gibi kulaktan dolma (ya da işlerine öyle geldiğinden!) dedikodu yapmaları ise ne kadar küçüldüklerinin tam bir göstergesi oldu!
   Neyi, neresinden anladığı dahi anlaşılmayan bu gazetecilerin(!) mantığına şaşmamak, hatta gülmemek elde değil!
   Konuşma ve yazımlarında meslek ilkelerini ağızlarından düşürmeyen, bilmem hangi mesleki kuruluşun yönetimlerinde görev aldıklarını dilden dile dolaştırarak ‘reklam’ yapmaya çalışan bu gibi zatların ne olduğunu aslında herkes biliyor!
   Yine bunu bilenlerin, ‘çamura bulaşmamak adına’ yüzlerine güldüğünü ise meşhur gazetecilerin bilmemesi çok acı!
   Şimdi, bu gibi şahısların isimlerine yazmadığım için Doğan Gönüllü yine bana sitem edecek, biliyorum! Ama isimlerini yazıp ta, (o gibi insanların reklamın kötüsü olmaz mantığına) reklamlarını yapmayı da istemiyorum!
   Gerçi, Gönüllü’nün “reklamında kötüsü olur” savunusunu gözardı etmemeli.
   Hani, çok bildiklerini söyleyip de, bir şey bilmeyen bu meşhur gazeteciler var ya, aslında meslekte kalmaları asıl üzüntü verici durum!
   Bu gibiler, kimi, neden karalamaya çalıştıklarını dahi bilmeden, (belki de birilerine çanak tutmak amacıyla) kalkıştıkları bu gibi tavır ve tutumların, yansıma sonucu kendilerine bulaştığını bile farkında değiller!
   Aslında benim ve benim gibi düşünenlerin, bu gibilere verebileceği çok fazla ders yok ancak, çok istiyorlarsa onlara da zaman ayırıp, hiç olmazsa mesleği doğru yapmalarına destek olabiliriz!
   Yok, amaçları olası gelişmelerden istediklerini aldıklarında ‘bir yerlerine kına yakacak’ konuma gelmeyi hedefliyorlarsa, o da onların bileceği şey!
   Mesleğimizde bu gibi kişilerin hala barınıyor olmasına üzülürken, bazı taze fidanların da iyi yolda seyir etmelerine sevincimi de dile getireyim.
   İyi yolda ilerleyen genç arkadaşlarıma önerim ise bilgi edinecekleri büyüklerini doğru seçmelerinden başka bir şey olmaz!
   Zaten Ereğli’de, ‘büyük’ diye geçinen bazılarının kaç genci yetiştirdiği de ortada !

20.01.2010 10:57:27

Bu yazı 1644 defa okunmuştur

Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız