| |||
POSBIYIK, BİR ŞEYLERİ ÖĞRENMELİ!Fikri KAPAN![]() Önceleri, hakaret içermeyen, özel yaşama girmeyen eleştiriler karşısında daha serin kanlı, seviyeli (hatta anlayışlı!) davranan Posbıyık, son günlerde ise adeta hırçın ve asabi tavırlarını gün ışığına çıkarmaya başladı! Bu tavır ve tutumu da, (çevresindekilerin de etkisiyle!) onu adeta hata üzerine hataya zorlar oldu. *** Basının görevlerinden birinin de eleştirmek olduğunu hatırlatarak, bir şeyler karalamanın uygun olacağını düşündüm. Belli makam ve mevkileri işgal edenlerin, aynı makam ve mevkilere yönelik yazılıp-çizilenlere bakış açılarının nasıl olması gerektiği, yılların siyasi birikimi ile daha iyi algılaması gerektiğine inananlardanım. Bir de, kişi, sıfat ve mevkilerin ayrı tutulması gerektiğini!.. Posbıyık, belediye başkanlığı görevinin ilk ve sonraki yıllarında, zaman zaman kaçırıyor olsa da, son seçildiği bu dönemki kadar asabi olmamış, hırçın ve hırslı tavırlar sergilememişti! Hatta zaman zaman bu şekle büründüyse bile kısa sürede toparlanıp, (şaka/espri yapmıştım) sözleriyle durumu toparladığını çok iyi hatırlarım! Örneklersek; Bir dönemler, “Belediyenin Erdemir’den ne kadar su aldığını, ne kadar ödeme yaptığının” sorulmasında, (senin de Arçelik’e borcun varmış, ben bunu söylüyormuyum) diyerek ciddi tavır sergilediğini, birkaç dakika sonra ise (ya şaka yapmıştım, o anda aklıma geldi söyledim) diyerek bertaraf ettiğini!.. Yine bir basın toplantısında kendisine yönelttiğim sorunun sağlıklı yanıtını alamadığım gerekçesiyle tekrar sorduğumda, (bana kendi istediğini dikte ettirme) şeklinde çıkış yaptığını, bu tavrı üzerine verdiğim tepki sonrasında da suskunluğa gömüldüğünü!.. Kendisine bazı gazetecilerin gerçekleştirdiği özel ziyaret sırasında (kulaktan dolma duyumla!) şu sözlerini hatırlıyorum: “Evet, Fikri’ye zaman zaman kızdığım oluyor ancak hiçbir zaman özel yaşantımıza yönelik eleştiride bulunmadı” sözleriyle de ‘beğenisini’ ortaya koyduğunu… *** Hakimiyet, 1 Mart 2010’da 30. yayın yılını tamamlayacak, ilçede ve bölgede köklü bir gazetedir. Kuruluşundan bugüne kadar da (içinde bulunmadığım kısa dönemler hariç) hiçbir zaman toplumsal çıkarları, şahsi çıkarlarına çevirmeyen, haberi doğru ve ‘olduğu gibi’ yazmaya gayret eden, muhataplara yanıt hakkın tanıyan/veren, olabildiğince tarafsız ve objektif anlayış içinde olmuştur. Bu tavır ve tutumu ister kamu ister özel kurum ve kuruluşlara olsun; hep böyle olmuştur, olacaktır da… Gazetede yer alan haber, yorum makale ya da espri içeren yazılarında da bu anlayışını ön plana çıkaran, kelimelerini özenle seçen ‘titizliğini’ korumuştur. Ki, bunu en iyi bilenlerden biri de mutlaka Halil Posbıyık’tır. Öyle ki, yıllara dayanan görev süresinde birkaç de dillendirmiştir! Böyle bir gazeteyi yok sayma ise ne Posbıyık’ın ne de bir başkasının haddi değildir. Elbette özel kuruluşların, basın arasında tercih yapma hakkı olabilir. Hatta hepsinin varlığını bilme gibi bir sorunları da yoktur onların. Ancak konu kamu kuruluşuysa (Ki Belediye öyle), bu konuda bir ayrım yapmamalı, yapamaz! Derdimiz; Ereğli belediyesi’nin son aylarda bazı yayın kuruluşlarına çeşitli vesilelerle reklam, ilan karşılığı kaynak aktarımı sorunu değil. Ki hiçbir zaman da böyle bir dert içinde olmadık. Ekonomik koşulların tüm zorluklarına rağmen, çalışan ekibimizle birlikte, kazancımız kadarıyla yetinip, dik duruşumuzu sergiledik. (İnşallah bundan sonra da aynı olacak) Belediye başkanının ise (şu gazeteye, bu gazeteye) diye bir ayrım yapması söz konusu olamaz, olmamalı… Hele hele bu tavır ve tutumunu haber anlamında kısıtlamaya götürüyorsa, bırakın şahsın kişisel özelliklerini, kurumsal kimliği ile bağdaşmaz. Hiçbir belediye başkanının, halkın haber alma özgürlüğünü kısıtlama hakkı yoktur. Bunun göremeyen bir belediye başkanının, halkı sağlıklı yönettiğinden şüphe ederim! Sevgi, barış, dostluk kelimelerinin doğru kullanılabilmesi için bir belediye başkanının oturup, içinde bulunduğu durumu bir kez daha gözden geçirmesini tavsiye ediyorum. Unutmamalı ki, gazeteci haberi her kaynaktan alır, ister kullanır, ister kullanmaz. Daha açıkçası, haberin kamuoyu değerine göre hareket eder. Ama hiçbir belediye başkanı, bu düşünceye yön veremez, vermemeli!.. En acısı da, ‘kendi medyamı yaratıyorum’ mantığı işin içine giriyorsa, işte o zaman konunun boyutları çok daha tehlikeli yerlere gider. Buna da hiçbir basın-yayın organının müsaade edeceğine inanmıyorum! 9.12.2009 10:53:28 Bu yazı 2046 defa okunmuştur Yazara ait tüm yazılar için tıklayınız
![]() ![]() YORUM EKLE
![]() |
![]()
Şu anda 29 kişi online
Toplam ziyaret : 81.496.873 ![]() ![]() Devamını oku » 10.03.2025 10:24:15 tarihinde yazıldı 955 kez okundu ![]() Devamını oku » 15.04.2025 11:45:12 tarihinde yazıldı 273 kez okundu ![]() ![]() Devamını oku » 11.02.2025 13:02:26 tarihinde yazıldı 748 kez okundu |