• Ana Sayfa
• Politika
• Ekonomi
• Eğitim
• Asayiş
• Yaşam/Sağlık
• Spor
• Magazin
• Hakkımızda

MARMARİS - (Orhan Akyüz bildiriyor)- Muğla’nın Marmaris İlçesi Belediyesi Başkanlığı’nın ev sahipliğinde basın meslek örgütlerinin katkılarıyla bu yıl 6-8 Ekim’de Martı Resort Hotel’de 3. kez düzenlenen ‘’Anadolu Buluşması-Yerel Medya 2023 Çalıştayı’’nın ikinci gününde, Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Kurtuluş Savaşı ve basın şehitleri için saygı duruşunda bulunulmasının ardından  İstiklal Marşı okundu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, çalıştayda yaptığı konuşmada, parçalanan medyanın iktidarların işine geldiğine dikkati çekti.

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, insanların düşüncelerini açıklamaları nedeniyle tutuklanmalarının, gözaltına alınmalarının 21. yüzyılın Türkiye’sine yakışmadığını işaret ederek, şöyle devam etti:
‘’Aykırı fikirlere ihtiyacımız var, korkmamak, çekinmemek gerekiyor. Özellikle siyaset kurumunun bu konuda son derece dikkatli olması gerekir. Ama biz de maalesef farklı yazdı diye gazetecilerinin hapse atıldığını, tutuklandığını, gözaltına alındığını bunların hepsini yaşıyoruz ve üzülerek ifade ediyorum. 21 yüzyılın Türkiyesi’nde yaşıyoruz. Gazi Mustafa Kemalimiz var, elinde gazetesi, ‘Basın Milletin Müşterek Sesidir’ diyor. Acaba basın gerçekten bugün milletin müşterek sesi konumunda mı? Bunu da bütün medya mensuplarının aslında sorgulaması lazım. Sağlıklı eleştiriye siyasetçi ihtiyaç duyar. Gelişmiş ülkelerde demokrasilerde dördüncü bir ayak vardır. O da yasama, yargı, yürütme ve medya. Medya, demokrasinin ana aktörlerinden birisi olarak yargı gibi, yasama gibi, yürütme gibi bir faktör olarak ortaya çıkmıştır.

‘’YOLSUZLUKLARI YAPANLARIN EL ÜSTÜNDE TAŞINDIĞI SÜRECE DOĞRU, TÜRKİYE SÜRÜKLENDİ’’

‘’Yolsuzluk yapanların el üstünde taşındığı bir sürece doğru Türkiye sürüklendi’’ diyen Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı:
‘‘(Yolsuzluktan mı söz ediyorsunuz canım, başka konu mu bulamadın diyor.) Hangi alana Türkiye'nin sürüklendiğini hepimizin oturup düşünmesi lazım. Çünkü sadece benim sorumluluğum yok. Hepimizin sorumluluğu var. Özellikle medyanın sorumluluğu... Belki benden de fazla. Yolsuzluk yapanların el üstünde taşındığı bir sürece doğru Türkiye sürüklendi.’’

‘’BU KADAR AYRIŞAN, BİRBİRİNE DÜŞMANLAŞAN BİR MEDYA YAPISI GÖRMEDİM’’

Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
‘’Medyaya düşmanlık olur mu? Dünyanın her tarafında medya özgürce yayın yapar. Bütün siyasal aktörler onlara saygı duyar. Siz ne kadar kapanırsanız, ne kadar azalırsanız, baskıcı bir yönetim o kadar memnun olur. Çünkü kendisini eleştirecek hiç kimse kalmaz. Basını disipline etmek veya ortak faydalar oluşturmak için de kurumlar oluşturulmuş, Basın İlan Kurumu bunlardan birisidir. RTÜK bunlardan birisidir. Bunlar infaz kurumuna dönüştü.
(Vay beğenmiyor musun, benim istediğim yayını mı yapmadın? Beni eleştirdin, ilanlarını kesiyorum diyor. İktidarın değil misiniz? Objektif yayın mı yapıyorsun? İktidarı mı eleştiriyorsun, burnundan getireceğim, ceza yazacağım diyor.)
Hayatımın 27,5 yılı medyada geçti, bu kadar bölünen, bu kadar ayrışan ve bu kadar birbirine düşmanlaşan bir medya yapısı hiç görmedim, ilk kez tanık olunuyor, oysa tam tersi bir atmosferin olması lazımdı. Bir uyumun olması gerekirdi. Etik değerlerin olması gerekirdi.
Haberlere erişim yasağı, haber doğru iktidar kanadını eleştiriyorsunuz. Bakanı eleştiriyorsunuz. Herhangi bir bakana yakın veya iktidara yakın bir iş dünyasından birisini eleştiriyorsunuz. Haksızlığını yazıyorsunuz, gidiyor mahkemeden istediği kararı çıkarıyor ve o haberi erişim yasağı geliyor. Yani yargı kararıyla yolsuzlukların üstü örtülüyor. Yargı kararıyla haksızlıktan bir şekilde geniş kitlelerin duymasını engel olunuyor.

‘’PARÇALANAN BİR MEDYA İKTİDARLARIN İŞİNE GELİR’’

Kılıçdaroğlu, ‘’Parçalanan bir medya iktidarların işine gelir. Çünkü parçalandığınız zaman bölersiniz. Ondan sonra istediğiniz gibi yönetirsiniz. Türkiye'de bugün yaşadığımız dram gerçek anlamda budur, kamu ilanlarına bakıyorsunuz, belli gazetelerde kamu bankalarının ilanları var, tam sayfa... Belli gazetelere hiç verilmiyor. Benim ve sizlerin vergileriyle. Ben itiraz ediyorum, sizin de itiraz etmeniz lazım’’ diye konuştu.

‘’ÇALIŞANLARIN SENDİKALAŞMALARINDAN YANAYIM’’

‘’Korkunun egemen olduğu bir düzende demokrasi olmaz’’ diye konuşmasına devam eden Kılıçdaroğlu, ‘’Korkunun egemen olduğu bir iklimde düşünceyi ifade özgürlüğü oluyor. TRT böyle bir kuruluş. Benden de aldığı vergilerle yayın yapan TRT'nin objektif yayın yapması lazım, iktidar partilerinin dışındakilere düşük bir zaman dilimi ayırabiliyor. Haksızlığın ulaştığı boyutlara bakın.
Başka bir konu sendikalaşma... Ben Ankara, İstanbul, İzmir medya gruplarında çalışanların haklarının da korunmasından yanayım ve sendikalaşmalarından yanayım, sendika olmalılar. Sendika olmalı ki haberi yazan, patronunun baskısında kalmamalı’’ dedi.

‘’BELEDİYE MECLİSLERİNDE ALINAN KARARLAR, YEREL GAZETELERİNDE NEDEN YARARLANMAZ? YAYINLANMASI BELLİ BİR GELİR ELDE ETMELERİNİ SAĞLAR’’

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
‘’Belediye meclislerinde alınan kararları yerel gazetelerinde neden yayınlanmaz. belde halkı ile ilgili karar alıyorum. Belediye meclis kararları yayınlanır, medya aracılığıyla denetlenmiş olur o kararlar. Bu aynı zamanda yerel medyanın belli bir geliri elde etmesine olanak sağlar. Şu anda çok ciddi bir çürüme ile karşı karşıyayız. ama umudumu yasama, yürütme, yargıda değil; umudumuz medyada. Çürümeye karşı direnecek olan sizsiniz. Burada bir çürüme var diyeceksiniz. Bugün öyle tablolar ile karşılaşıyoruz ki, parayı ödediğinde istediği mahkeme kararı alınabiliyor. Ama yargı bağımsız deniyor. Hepimiz bunun tanığıyız. Paranız varsa bir gün bile yatmıyorsunuz. Gariban biriyseniz elleriniz kelepçelenir götürülürsünüz. Sizin kaleminiz güçlü olduğu sürece Türkiye kurtulur. Türkiye’nin bu otoriter rejimden kurtulmasının yolu sizden geçiyor.’’

DİĞER KONUŞMACILAR

CHP Genel Başkan Yardımcısı Eren Erdem,
CHP’nin gelenekselleşmiş çalıştay toplantısına katılanlara ev sahipliği yapan belediye başkanının yanı sıra önceki CHP Milletvekili Atila Sertel ‘e teşekkür ettiğini, çalıştaydan izlenimlerini de siyasete aktaracaklarını dile getirdi.
Marmaris Belediye Başkanı Mehmet Oktay da çalıştayın organizasyonunu ev sahipliği yapmaktan gurur duyduklarını belirterek, ‘’Bu organizasyona çok büyük desteklerinden dolayı Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na teşekkür ediyorum. Marmaris’te ve Türkiye’de olumsuzluklar karşımızda. Ekonomik açıdan sıkıntılar da mevcut. Biz belediye olarak yerel basındaki arkadaşlara gücümüz ölçüsünde yeterince destek olmaya çalıştık, destek vermeye de devam ediyoruz, her daim yanlarında olduk ve önemli mesafeler kaybettiğimizin de farkındayız. Çalıştayın hayırlı olmasını diliyorum’’ diye konuştu.
Bu arada çalıştaya; Zonguldak Gazeteciler Cemiyeti (ZGC) Başkanı Derya Akbıyık ile başkan yardımcıları Seçkin Kırarslan ve Orhan Akyüz, İnanış Gazetesi Muhabiri Muhammet Karapınar’ın yanı sıra 60 şehirden toplamda 279 gazeteci katıldı.

Bu sayfayı yazdır

Bu haber 448 defa okunmuştur